Sonra da, bir daha asla unutamayacağım bir şey söyledi. | Open Subtitles | وبعد.. ، قالت شيئاً لَن أتمكّن مِن نسيانه. |
Başta emin değildim ama sonra bunu düşünmeme sebep olan bir şey söyledi. | Open Subtitles | في البداية لم أكن متأكداً لكنها بعد ذلك قالت شيئاً دفعني للتفكير |
Siz çocuklar doğduğunuzda annen pek anlayamadığım bir şey söyledi. | Open Subtitles | بعدما ولدتم، والدتكم قالت شيئاً لي لم أفهمه أبداً. |
bir şeyler söyledi ve kalkıp gittiler. Ne dedi ki? | Open Subtitles | لقد قالت شيئاً فنهضوا وغادروا ماذا قالت؟ |
Onu patlatıp durmam hakkında bir şeyler söyledi, şu an, şu saniye harika bir fikirmiş gibi duruyor. | Open Subtitles | لقد قالت شيئاً عن لقد بقيتُ أنفجر عليها ، و تعلمين حتى الآن مازال هذا يبدو لي فكرة رائعة |
- asistan çılgın birşeyler söyledi ve ben daha fazlasını bilmek istiyorum.. | Open Subtitles | المتدربة قالت شيئاً مجنوناً، وأريد المزيد من المعلومات عنه |
Evet, Judy dünyadaki en iyi kahveyle alakalı bir şeyler söylemişti. | Open Subtitles | فعلاً إن جودي قالت شيئاً عن أعظم قهوة في العالم |
İkon statüsüne geçmek gibi bir şey dedi. | Open Subtitles | لقد قالت شيئاً عن المنزلة الرمزية أو شئ مثل هذا. |
Sen göremezsin." Sonra gerçekten şaşırtıcı bir şey söyledi. | TED | وثم قالت شيئاً مذهل. |
Debra mantıklı bir şey söyledi. | Open Subtitles | ديبرا قالت شيئاً منطقياً |
Tamam. bir şey söyledi mi? | Open Subtitles | حسناً هل قالت شيئاً ؟ |
- Benim hakkımda bir şey söyledi mi? | Open Subtitles | هل قالت شيئاً عني؟ |
Natalie de böyle bir şey söyledi. | Open Subtitles | ناتالي قالت شيئاً كهذا |
Şu hasta, Bridget Kearn, beni su için gönderdiğinde sana bir şey söyledi, değil mi? | Open Subtitles | , (تلك المريضة (بريدجيت كيرنز , عندما طلبت أن أحضر لها ماءاً قالت شيئاً لك , أليس كذلك ؟ |
- Haylie Lise yıllarındaki bir gezi hakkında bir şeyler söyledi. | Open Subtitles | هايلي قالت شيئاً ما عن رحلة في السنة الأخيرة للدراسة |
Çekim mekim bir şeyler söyledi. | Open Subtitles | نعم , لقد قالت شيئاً عن كمياء التواصل , هراء هراء , هراء |
Güzel çünkü Charlotte Clarke adında bir kuş bana şehirden ayrılmadan önce bir şeyler söyledi. | Open Subtitles | لأنه العصفور الصغير شارلوت كلارك لقد قالت شيئاً كبير قبل أن تغادر المدينه |
Evet, projeler hakkında birşeyler söyledi fakat, bilmiyorum, birşeyler olabilir. | Open Subtitles | ! أجل, لقد قالت شيئاً عن المخططات التفصيلية ولكن لا أعلم, أظن أنه ربما يحدث شيئاً |
Nathan'ın kokusundan kurtulmak için duş alacağına dair birşeyler söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت شيئاً بخصوص أنها ذاهبة لتستحملتغسلماقاله"نايثن" |
Şöyle bir şey söylemişti sanki: | Open Subtitles | : إنها قالت شيئاً مثل هذة |
bir şey dedi mi? | Open Subtitles | هل قالت شيئاً الإسم والرتبة والرقم التسلسلي |
Belki sana yardımı olacak bir şeyler söylemiştir. | Open Subtitles | ربما قالت شيئاً لكِ قد يساعِد. |