"قبلة واحدة" - Translation from Arabic to Turkish

• bir öpücük
• Bir öpücükle
• bir öpücüğün
• bir öpücüğe

Nasıl da pervasızca yakışıklıyım, değil mi? Öpücük, bir öpücük ver!
سّيد أوستن ، أنت وسيم بشكل شيطاني قبلة ، قبلة واحدة

Uzun zamandır yalnız bir adam için bir öpücük çok mu fazla?
هل قبلة واحدة مطلب كبير على رجل بقي في العزلة طويلاً ؟

Hadi. bir öpücük. bir öpücük.
لقد حان الوقت، قبلة واحدة، قبلة قبلة واحدة من أجل أمي

Bilmiyorum, ama 100.000 liret'e sana bir öpücük veririm.
لا أعرف , إيه , ولكن مقابل مائة الف ليرة سوف أعطيك قبلة واحدة

Bir öpücükle kurbağayı prense çevirmeyecek fakat Bir öpücükle kralı kurbağasına dönüştürecektir.
..قبلة واحدة يمكنها أن تجعل من الضفدع أمير لكن بقبلتها جلعت من الملك ضفدعًا

Evet, Tyler, demek tek bir öpücük uğruna 13 bin dolarlık saatini gözden çıkardığın kız gidip barmenle kaçtı.
لذا تيلر. أنت مهر فوق الـ13 الألف الدولار يَترقّبُ فقط قبلة واحدة. والشابّة تَهْربُ معها عامل البار على أية حال.

Tamam, bir öpücük.
لاقبلة , لالوحة التزلج حسنا , قبلة واحدة

Ama sadece gördüğün şey oldu, tamam mı? Tek bir öpücük.
لكن ذلك الذي رأيت هو كل شئ فقط قبلة واحدة

Küçük bir kız ölmeden önce mini minnacık bir öpücük.
قبلة واحدة صغيرة قبل أن تموت شكراً لكم لهذا لا يمكنك لمس أقلامي

Sadece bir öpücük ve kesinlikle hiç bir anlamı yoktu bebeğim!
قبلة واحدة ، ولم تكن تعنى أي شيء على الأطلاق

Brooke Davis. - bir öpücük yeterli olmadı ve ikincisi için geldin ha?
قبلة واحدة لم تكفيكي فأتيتي الى هنا لتحصلي على أخرى؟

Yalnızca restoranda tek bir öpücük.
هذا كل شئ ، لقد كانت قبلة واحدة في المطعم..

bir öpücük ve bu kızdan kurtulamıyorum.
قبلة واحدة ولم أستطع التخلص من هذه الفتاة

- Haydi, bir öpücük. Onu biraz uyaracak kadar.
بحقّكِ، قبلة واحدة ستكون كافية لإثارته قليلاً

- İkna oldum. - Haydi, bir öpücük. Onu biraz uyaracak kadar.
بحقّكِ، قبلة واحدة ستكون كافية لإثارته قليلاً

Biliyorsun, her şeyden bir öpücük için vazgeçtin.
أتعلم ,لقد ضحيتَ بكل شئ من أجل قبلة واحدة.

Tek bir öpücük, o zaman kesin kez bilebiliriz.
قبلة واحدة وحسب وبعد ذلك سنتحقق من ذلك بلا شك

Sadece bir öpücük. Hayatta olduğumu hissedeyim diye.
قبلة واحدة فقط لتذكيري أنـي على قيد الحياة

Yani, geçen sefer bir öpücük yüzünden her şeyden vaz geçmiştin.
أعني، المرة السابقة ألغيتِ الـأمر بسبب قبلة واحدة.

Sadece Bir öpücükle senin için doğru kadın olduğuma inanacaksın.
قبلة واحدة وسترى أنّي مقدرة لك.

Ve şu tek bir öpücüğün karar verme becerimi elimden alacağını biliyorum.
أعرف أن قبلة واحدة تستطيع إلغاء كل قدرتى على إتخاذ القرار

Küçücük bir öpücüğe tüm her şeyi unutabilirdim.
كنت سأنسى كل هذا التعب مقابل قبلة واحدة