Çünkü sizden önce dokunan kişi oğlunuzu kaçırdı. | Open Subtitles | ببساطة,لان الشخص الذي لمسها قبلكم,لديه ابنكم |
Kamp, sizden önce deve yolundan oraya ulaşacak. | Open Subtitles | معسكر الخيام سَيَصِلُ الى منتصف المسافة قبلكم ، عابرينعلىطريقِالجَملِ. |
O, sizden önce burada yaşayan küçük kıza aitti. | Open Subtitles | حسناً أنها ملكاً للفتاه الصغيره التى كانت تعيش هنا قبلكم |
Fakat Tanrı korusun, Onu senden önce bulursam ne yapacağımı bilirsin. | Open Subtitles | ...أقسم بالله اذا وجدت هذا الرجل قبلكم ...أنت تعرف ماذا سأفعل |
Hey eğer kanyon rehberi arıyorsanız ilk ben buradaydım. | Open Subtitles | إذا كنتم تبحثون عن مرشد الوادي , فأنا جئت قبلكم |
Hastalığı sizden önce bilme nedeni buydu. | Open Subtitles | وهذا هو السبب الوحيد الذي جعلها تعرف قبلكم |
Onları sizden önce burada yaşayan insanlar bırakmıştı. | Open Subtitles | لقد تركوهم الأشخاص الذين كانوا يقطنون هنا قبلكم |
...sahil için yapılan görev çağrısı duydum, ...ve sizden önce oraya gittim. | Open Subtitles | وسمعتُ النداء إلى الشاطىء، وأردتُ التأكد بأنّ أصل إلى هناك قبلكم |
Beyler, sizden önce yalnızca birkaç kişinin... ..görme şerefine eriştiği bir şey göreceksiniz. | Open Subtitles | أيها السادة ، أنتم على وشك أن تشاهدون شيئاً .. شاهده قبلكم القليل جداً |
sizden önce burada oturan Richard tam inek tipliydi. | Open Subtitles | الرجل الذي كان هنا قبلكم لم يكن ذو ميول إجتماعية. |
Eğer sizden önce eve varıp, şifreyi değiştirmezsem, gerizekalılar! | Open Subtitles | ليسَ قبل أن أصل إلى المنزل قبلكم وأغيّر الرمز، أيها الأغبياء. |
sizden önce bir İHA filosu yollayıp kalkanlarını etkisiz hâle getireceğiz. | Open Subtitles | سنرسل أسطولاً من الطائرات بدون طيار قبلكم ونُعطّل درعهم |
Ama ben onlara Şam'ı vereceğim. sizden önce alacağız. | Open Subtitles | ولكنى سوف اهبهم دمشق سنصل هناك قبلكم. |
Benim annem, Aztek'lerin kanını taşıyordu. Onlar buraya sizden önce gelmişti. | Open Subtitles | أمي، كان لديها دماء (الأزتيك) الذي كان يوجد قبلكم أيها القوم |
500 dolarına bahse varım Hamunaptra'ya sizden önce varacağız? | Open Subtitles | ماذا لو راهنتك بخمسمائة دولار بأننا سنصل الى "هامونابترا" قبلكم ؟ |
O, sizden önce burada yaşayan küçük kıza aitti. | Open Subtitles | انها للفتاة التي عاشت هنا قبلكم |
Görünüşe göre, askeriyeye senden önce giriyorum. | Open Subtitles | لذا يبدوا الامر كاننى ذاهبة ألى المعسكر قبلكم |
senden önce Buradaydık ve senden sonra Burada olacağız. | Open Subtitles | "كنا هنا قبلكم و سوف نبقى بعدكم" |
Nasıl yaparsın? - Oraya ilk ben gittim. | Open Subtitles | ذلك كان منزلنا , كيف فعلت ذلك- لقد وصلت إليه قبلكم - |
Gördüğünüz gibi, önünüzde yükseliyor. | Open Subtitles | شاهد على,النهضة من قبلكم |
sizden önceki aile de burayı oldukça sevdi. | Open Subtitles | العائلة التي كانت قبلكم أحبته ايضاً |