Seninle tanışmadan önce birkaç kızla çıktım. Avukat olmaktan hiç hoşlanmıyorum. | Open Subtitles | واعدت بضعة بنات سكانكي قبل أن أقابلك أنا لا أحبّ حقا أن أكون محامي |
Kendi başıma da yaşayabilirim. Seninle tanışmadan önce arkadaşlarım vardı, rüyalarım vardı! | Open Subtitles | يمكنني العيش بمفردي، قبل أن أقابلك كان لديّ أصدقاء وأحلام |
Sana söylemedim, çünkü Seninle tanışmadan önce olmuştu. | Open Subtitles | أنا لم أخبرك بذلك لأنه حدث قبل أن أقابلك |
Seni tanımadan önce hep yukarı bakardım, aya,güneşe,yıIdızlara bakardım ama seni tanıdıktan sonra hep yere bakıyorum. | Open Subtitles | قبل أن أقابلك كنت أنظر لأعلى إلى الشمس .. النجوم .. القمر |
Seninle tanışana kadar bu çok basitti. | Open Subtitles | كانت الأمور أسهل قبل أن أقابلك |
Sanırım sizinle tanışmadan önceki hayatıma geri döneceğim. | Open Subtitles | أعتقد بأنني سأعود لما كنت عليه قبل أن أقابلك |
Ama bu seni tanımadan önceydi. | Open Subtitles | لكن هذا قبل أن أقابلك. |
Bu, seninle tanışmadan önceydi. | Open Subtitles | لقد حدث قبل أن أقابلك حتى |
Daha seninle tanışmamıştım bile. | Open Subtitles | حسناً، كان هذا قبل أن أقابلك حتى |
- Zoe, Seninle tanışmadan önce BlueBell dışındaki hayatın nasıl bir şey olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | زوى قبل أن أقابلك لم أكن أعرف كيف هى الحياه خارج بلوبيل |
Seninle tanışmadan önce bana ne olacağını umursamazdım. | Open Subtitles | لم أكن أقلق لما قد يحدث لي قبل أن أقابلك |
Seninle tanışmadan önce işimi yapmayı nasıl başarıyordum acaba? | Open Subtitles | كيف كنت أقوم بعملي قبل أن أقابلك ؟ |
İşin gerçeği, Seninle tanışmadan önce de vardı. | Open Subtitles | الحقيقة أنه لدي أطفال من قبل أن أقابلك |
Seninle tanışmadan önce masum biriydim. | Open Subtitles | كنت صالحاً قبل أن أقابلك |
Ronnie,evet tamam Seninle tanışmadan önce başka kızlarlada çıktım. | Open Subtitles | (روني)، أجل،حسناً، لقد خرجتُ مع فتيات آخريات قبل أن أقابلك. |
Seninle tanışmadan önce iyi bir aile içinde doğmuş Tae Ra'yı bir gönül macerandan peydahladığın o pis şeyle mi kıyaslıyorsun? | Open Subtitles | لا تقارن وضع إبنتي ( تاى را ) التى ولدت بعائلة وقورة قبل أن أقابلك بذلك اللقيط الذى ولد كنتيجة لعلاقة عابرة |
- Seninle tanışmadan önce oğlumun amatör lig takımında beyzbol antrenmanı veren bir danışmanım vardı. | Open Subtitles | {\pos(190,200)} قبل أن أقابلك ، كان لدي مستشارٌ خاص . تعوّد على مشاركة فريق إبني في التدريب |
Seni tanımadan önce de kaybolmaya mahkumdum zaten. | Open Subtitles | قبل أن أقابلك ، كنت قد حكمت على نفسي بالإختفاء بالفعل |
Hayır, seni tanımadan önce, ben kenarda kalmış ürkek bir kadındım. Bir de şimdi bak bana. | Open Subtitles | لا، لا، قبل أن أقابلك كنتُ شخصٍ هاديء قانع لكن إنظري لحالي الأن |
İkinci sınıfta, seninle tanışmadan önceki en iyi arkadaşım yan evimizde oturuyordu. | Open Subtitles | عندما كنت في الصف الثاني, صديقي المفضل قبل أن أقابلك, كان مقيماً بجواري |
ve ya öyleydi, ve O, seni tanımadan önceydi. | Open Subtitles | أو كانت... قبل أن أقابلك |
önemli olan şey seninle tanışmadan önceydi.. | Open Subtitles | ذلك هو المقصود. كان هذا قبل أن أقابلك! |
Daha seninle tanışmamıştım bile. | Open Subtitles | حسناً، كان هذا قبل أن أقابلك حتى |