"قبل مغادرة" - Translation from Arabic to Turkish

• ayrılmadan önce
• gitmeden önce
• çıkmadan önce
• terk etmeden
• kalkmadan önce

Bizi o kadar iyi davranıp, sıcak karşıladınız ki kasabadan ayrılmadan önce en azından size hizmetlerimizi sunabiliriz diye düşündük.
و أنتم جميعاً كنتم مـرحبيـن بنا جداً لهـذا قـررنا بأن أقل ما يمكننا فعله هو تقديم خدماتنا قبل مغادرة البـلـدة

Dün, tren hemen ayrılmadan önce tutukludan para kabul ettiğini itiraf ettiğini duydunuz.
سمعتُهُ يعترف بالأمس بأنّه قبل مبلغ من المال من قبَل السجين دقائق قليلة قبل مغادرة القطار

Gemi çalışıyor ama ayrılmadan önce, kendi kendini yok etme geri sayımı başlatmışlar.
قبل مغادرة السفينة بدأو تسلسل التدمير الذاتي

Yardım için yapabileceğim bir şey varsa eğer Bill ile babasının yanına gitmeden önce yapmak isterim.
واذا هناك شيء أستطيع القيام به للمساعدة أود أن اعمل ذلك قبل مغادرة بيل لأباه

Ama cadı gitmeden önce ailesine ve çocuğa olabilecek tek şekilde teşekkür etmiş.
لكن قبل مغادرة الساحرة و قد أعطت الفتى و عائلته الشكر الوحيد الذي له معنى

Evet. çıkmadan önce mayolarımızı içimize giydik.
نعم، ارتديناها تحت الملابس قبل مغادرة المنزل

Yani kocası evden ayrılmadan önce ölmüş olabilir.
وهو ما يعني أنّها قد تكون ميّتة قبل مغادرة الزوج للمنزل

Özrümü kabul edip... şehirden ayrılmadan önce geldiğiniz için teşekkür ederim.
اريد ان أشكرك لتقبلك لإعتذاري و قدومك الى هنا قبل مغادرة البلدة

- Tamam, garajdan ayrılmadan önce Shakespeare videoları izledim kendime tiyatro öğretmeni süsü verebilmek için.
راقبت فيديوات شكسبير قبل مغادرة المرٍآب للنجاح كأستاذ دراما

Şehirden ayrılmadan önce seninle konuşmayı umuyordum.
كنت آمل التحث معك قبل مغادرة البلاد

İsveç'ten ayrılmadan önce yanında olan son kişiydi.
كانت الشخص الأخير الذي كنت معه قبل مغادرة "السويد".

"Tavşan Jack'in Sarayı'ndan ayrılmadan önce o bölgeden biraz toprak alıp cebine koy."
‫"قبل مغادرة قصر (جاك رابيت)، ضع ‫بعضاً من تراب تلك المنطقة في جيبك"

Blair ve Louis ayrılmadan önce birkaç baş nedime işim var.
لديّ بعض الأمور التشريفية للقيام بها (قبل مغادرة (بلير) و(لويس

Evden ayrılmadan önce Lena veya benden izin istemek zorundasın.
يجب عليك طلب إذن من (لينا) أو أنا شخصيا قبل مغادرة المنزل.

Ya Abdul, Sam'in bilgilerini vermek için Yemene gitmeden önce Jones ile tanıştıysa?
ماذا لو " عبدول " قابل " جونز " قبل مغادرة " اليمن " لإعطائه نفس التفاصيل ؟

Bu kapıdan çıkıp gitmeden önce benim olmasını hedefliyorum.
وأرغب أن تكون لي قبل مغادرة ذلك الباب

gitmeden önce, Edward, büyükelçinin çok etkilendiğini söyledi.
(قبل مغادرة سعادته، شَعر (إدوارد بأن السفير أبدى أعجابه بكل ما حدث

Unutma, asker üniformalarını ormandan çıkmadan önce gömeceksin.
- اوك هافى تذكر ان تلقى ملابسك العسكريه قبل مغادرة الغابه

Oh, evden çıkmadan önce bademli kurabiye yapıyordum.
كنت أعد بعض المكرونة قبل مغادرة المنزل

Bir süre sonra biraz eğlenmeye karar verdim ve her gün odayı terk etmeden önce eşyaları tüm odaya saçıyordum.
لذلك فبعد فترة، قررت أن أقوم بأمر ممتع فكنت قبل مغادرة الغرفة كل يوم أبعثر بعض الأشياء في أنحاء الغرفة

Masadan kalkmadan önce izin istemelisin hayatım.
‫يجب أن تستأذني قبل مغادرة ‫الطاولة يا عزيزتي