"قراءته" - Translation from Arabic to Turkish

• Okuyabilir
• okuması
• oku
• Okumamı
• okumaya
• Okumayı
• okumadan
• okuma
• okuyabilirsin
• okur
• okumadım
• okuyabilirim
• Okumam
• okudum
• okuyun

Ne güzel. Nook'umdan Okuyabilir miyim?
رائع ، أيمكننى قراءته في زاويتي؟

Hey,sanırım burda birşey yazıyor, fakat okuması zor.
هيي، أظن بأن هناك شيئاً مكتوباً هنا ولكن من الصعب قراءته

Bana öyle pis pis bakmadan önce bir oku derim önce.
قبلما ترمقينني بتلك النظرة الحادّة، ربّما عليك قراءته.

- Okumamı istediğin kitaptan okudum.
لقد قرأت من ذلك لكتاب الذي اردتي مني قراءته

Ve birleştirildiğinde koyu renkli fakat kırmızı olarak gözükecek ve ardından yazıları net sayılabilecek bir biçimde okumaya başlayabilirsiniz.
لذلك سيبدو مظلما لكن بالّون الأحمر، ويمكنك البدء في قراءته بوضوح.

İlk olarak DNA'yı dizmeyi veya Okumayı öğrendik hemen onun ertesinde nasıl yazacağımız veya sentezleyeceğimiz öğrendik.
فأولاً تعلمنا تسلسل الحمض النووي أو قراءته وبعد فترة وجيزة جداً تعلمنا كيفية كتابته أو تجميعه.

Sadece aptallar bir şeyi okumadan imzalar.
فقط الأحمق هو الذي يوقع شيئا قبل قراءته

Irak da, onun yüz okuma tekniklerini, isyancıları belirlemekte kullanırdık.
في العراق كنـّا نستخدم أساليب قراءته للوجه للمساعدة في التعرُّف على المُتمردين.

Eğer istersen okuyabilirsin, sonra da onu görmeye gideriz.
بإمكانك قراءته الآن إذا أردت,وبعدها نذهب لمشاهدتها

- Bunu Okuyabilir miyin?
هل يمكنني قراءته ؟ جاري كتابته

- Bana Okuyabilir misiniz lütfen?
هل تريد إعادة قراءته لي؟

Yazması bir saat sürdü, okuması da bir saat sürer diye düşündüm.
استغرقت ساعة في كتابته، حسبت أن قراءته ستستغرق ساعة أيضاً.

Ben de dedim ki okuması uzun süren bir kitap getireyim bari.
لهذا فكرت في إحضار كتاب تستغرق قراءته وقتًا

Lütfen oku ve bana ne düşündüğünü söyle
أرجوا منك قراءته, ثم أخبرني برأيك.

Albert bana yazıp bunu hepinize Okumamı istedi.
لقد كتب البيرت هذا وطلب مني قراءته عليكم جميعا

Temel bir profil alabilirsek, inanç sistemine girdiğim anda zihnini okumaya başlarız.
ان تمكنا من انشاء خط بداية سنتمكن من قراءته عندما نتحدى نظام ايمانه

Bir gün Okumayı umduğum en iyi kitabın yazarı.
هو فقط صاحب أفضل كتاب كنت أنوي قراءته في يوم من الأيام

Bay ve Bayan Griffin biliyorum uzun süredir bekliyorsunuz Ama eğer kontratınızı okumadan hemen imzalarsanız sizden imzalı bir boş çek alırım,ve sizde daha anlamadan devre mülkünüzün keyfini sürersiniz
اهلا بالسيد والسيدة قريفن, اعلم انكما هنا منذ مدة لو وقعتم هذا العقد بدون قراءته سآخذ الشيك منكما وسوف تحبون ممتلكاتكم المشتركة قبل ان تدركو ذلك

Aslında bence, bu Lisede zorunlu bir okuma olmalı.
في الواقع أعتقد أنه يُطلب قراءته الآن في المدرسة الثانوية

Yeterince büyüdüğünde, bunu ona okuyabilirsin.
عندما يكبر قليلاً يمكنك قراءته له

Bunu kim okur ki, hiç ilgi çekici değil.
كيف يمكن لأي شخص قراءته إنه ليس مثير للإهتمام على الإطلاق

Bu bana gönderilmişti, evet, ama hiç okumadım.
تم إرساله لي، ولكني لم أحظ بفرصة قراءته قط

- Sadece ben okuyabilirim.
؟ فقط أنا أستطيع قراءته.

Araba kazası raporu. Okumam gerektiğini düşünmedim.
تقرير حادث السيارة، لا أعتقد بأن علي قراءته

Bu konuyu derinlemesine araştırdım, kalbi anlamak için okuyabildiğim kadar okudum, araştırmacılarla tanıştım ve Hindistan'da birçok laboratuvarda çalıştım.
قد استقصيت هذه القضية أكثر وقرأت كل ما بوسعي قراءته لفهم القلب، وقابلت باحثين وعملت في مختبرات في الهند.

Yemin ederim böyle yazıyor isterseniz siz de okuyun çünkü çok acayip.
حسناً ، أقسم لكم هذا ما حدث وبإمكانكم قراءته بأنفسكم لأنه غريب