"قرصك" - Translation from Arabic to Turkish

    • diskini
        
    • diskine
        
    • diskiniz
        
    • diskinden
        
    • diskinizi
        
    • disklerine
        
    Bilgisayarıma diskini taktığımdan beri gergin olduğun belli. Open Subtitles و كان هذا واضحاً منذ أن وضعت قرصك المدمج في حاسوبي
    Sabit diskini çıkarmassam öleceksin.. Yada çiftlik seni ele geçirecek. Open Subtitles إذا أنا لا أزيل قرصك الصلب، أنت سيكون عندك لموت، أو مزرعة ستمسكك.
    diskine bilgi yükleyecekler. Open Subtitles سيقومون بتحميل بياناتٍ في قرصك المدمج
    Albay, sabit diskiniz bilgisayarınızın anlamadığı bir dilde yazılmış bilgilerle dolu. Open Subtitles كولونيل ، قرصك الصلب أصبح مليئا بمعلومات لا يفهمها جهازك
    Senin mesajını gördükten sonra ana bilgisayara girip sabit diskinden sildim. Open Subtitles بعد أن رأيت رسالتك النصية دخلت إلى الحاسوب الرئيسي و سحبتها من قرصك الصلب
    Hard diskinizi, 31/2-inçlik diskete çevirir. Open Subtitles إنه يحول قرصك الصلب إلى 3.5 أقراص مرنه
    Hard disklerine el konuldu ve biz konuşurken adli tıp onları inceliyor. Open Subtitles تم الاستيلاء على قرصك الصلب, يقوم المحققون بإخراج البيانات الآن
    Bir saat içinde arama izni alıp sabit diskini didik didik edebiliriz. Open Subtitles بإمكاننا الحصول على تصريح و فحص قرصك الصلب خلال ساعة
    - Bir virüs olmalı. Galiba sabit diskini sildi. Open Subtitles أعتقد أنه حذف قرصك الصلب
    Sabit diskini kopyalamıştık. Open Subtitles لقد نسخنا قرصك الصلب
    Belki de hard diskine bi göz atmalıyım. Open Subtitles ربما علي أن ألقي نظرة على قرصك الصلب،
    Sabit diskine tıkla sen. Open Subtitles أضغط على قرصك الصلب
    Sabit diskiniz burada, şu da dış tertibat. Open Subtitles هذا مكتب جديد حصلت على قرصك الصلب و حصلت على ترسك الخارجي
    diskiniz bende değil. Open Subtitles ليس لدي قرصك.
    Bunu sabit diskinden aldık. Open Subtitles لقد حصلت عليها من قرصك الصلب.
    ve elinde tuttuğu cam sileceği bir uzaktan kumanda ve şu anda hard diskinizi siliyor, Bay Wilson. Open Subtitles وتلك الممسحة التي بيه هي جهاز تحكم يمحوك قرصك الصلب حالياً يا سيد (ويلسون)
    Hard disklerine el konuldu ve biz konuşurken adli tıp onları inceliyor. Open Subtitles تم الاستيلاء على قرصك الصلب, يقوم المحققون بإخراج البيانات الآن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more