"قريبون جداً" - Translation from Arabic to Turkish

• çok yakın
• Çok yaklaştık
• kadar yaklaşmışken
• Çok yakındalar
• oldukça yakınız

Pencereler yükseklik olarak uyuyor, ama yara açısına bakarsak çok yakın.
النوافذ يجيز الارتفاع، لكنهم قريبون جداً بناء على زاوية مسار الجرح

Kokularını alabiliyorum, bazıları şu anda çok yakın.
الهنود الحمر قريبون جداً بقدر ما يمكنني شم رائحتهم الآن

Bunlar gazdan devler, üzerinde canlıların tutunabileceği sert bir yüzeyi bile yok, çoğu da etrafında döndüğü yıldıza çok yakın olduğundan sıcaklık öldürücü.
هذه عمالقة غازيّة بلا سطح صلب لإيواء حياة. وأغلبهم قريبون جداً من نجومهم حيث ستكون الحرارة قاتلة.

Bunu ne sen ne de ben istiyoruz. Çok yaklaştık.
لا تودّين حدوث ذلك ولا أنا أيضاً فنحنُ قريبون جداً

Maç. Çok yaklaştık! Beni takip edin çocuklar.
المباراة, أننا قريبون جداً اتبعوني يا رفاق

Bize ne atarsa atsın devam etmek zorundayız. Paraya bu kadar yaklaşmışken.
يجب ان نتماشى مع اي ما كان سيرميه علينا نحن قريبون جداً من المال

Çok yakındalar.
أنهم قريبون جداً الخدعة الهندية القديمة. لا يستطيع التكلّم

Lütfen, burada gerçek budalalığa oldukça yakınız.
رجاءً, نحن قريبون جداً هنا من الغباء الحقيقى

Zirveye çok yakın durumdayız.
نحن قريبون جداً من قبة المواد المنصهرة التي يقذفها البركان.

Onlar birbirine çok yakın. Onunla hiçbir yere gitmiyoruz.
أنهم قريبون جداً لن نذهب الى أي مكان معه

Yani, çok yakın olduğumuz için mi bunu göremiyoruz?
هل نحن قريبون جداً فلم نعد نرى ذلك ؟

çok yakın değiliz.
هل تصغى؟ . حسناً نحن لسنا قريبون جداً

Sadece sahile gitmemiz gerek. Çok yaklaştık.
كان يجب أن نصل إلى الساحل نحن قريبون جداً

Tamam Çok yaklaştık yapabildiğin kadar hızlı kürek çek ve sonra da bırak.
حسناً ، نحن قريبون جداً لذا جدّف بأسرع ما يمكن وبعدها انخفض

Bırakamayız. Çok yaklaştık.
لايمكننا الأستسلام الأن أننا قريبون جداً.

Fakat açılış tarihimize Çok yaklaştık.
لكننا قريبون جداً من موعد إنطلاقنا.

Sakın vazgeçme. Çok yaklaştık. Gerçekten yaklaştık.
لا تستسلم، نحن قريبون قريبون جداً

Bu kadar yaklaşmışken, tamam mı? Beni, bu konuda yalnız bırakamazsın.
نحن قريبون جداً, حسناً لا تخذلني بسبب هذاِ

Onları duyuyorum. Çok yakındalar.
إنني أسمعهم، إنهم قريبون جداً

Ülkedeki en iyi merkezlerden birine oldukça yakınız.
و نحن قريبون جداً من ...أحد أفضل المراكز بالبلد