"قصة حزينة" - Translation from Arabic to Turkish

    • üzücü bir hikaye
        
    • Acıklı bir hikaye
        
    • hüzünlü bir hikaye
        
    • acıklı bir hikâye
        
    • hüzünlü bir hikâye
        
    • üzücü bir hikayeyle
        
    üzücü bir hikaye. Gerçekten, üzüldüm. Open Subtitles هي ،هي إنها قصة حزينة حقا انها ، و انا أسفة
    üzücü bir hikaye. Gerçekten, üzüldüm. Open Subtitles هي ،هي إنها قصة حزينة حقا انها ، و انا أسفة
    Sana iki dakikada Acıklı bir hikaye anlatan fırsatçı, eski bir mahkumum ve sen bana büyük planımın daha üçüncü adımında 1 milyon dolar önerdin. Open Subtitles أنا انتهازي ومجرم سابق والذي حكى لك قصة حزينة بدقيقتين كالخطوة الثالثة في خطتي الكبيرة
    Kız arkadaşıyla ilgili Acıklı bir hikaye anlattı. Kız arkadaşı benimle aynı uçaktaymış. Open Subtitles لقد كانت لديهِ قصة حزينة بشأن أن صديقتهُ كانت في رحلة سابقة
    Sana gözlerini dikip hüzünlü bir hikaye anlattı. Open Subtitles دعني أخمن, دارت بعينها و أخبرتك قصة حزينة
    hüzünlü bir hikaye. Open Subtitles انها قصة حزينة جدا
    Kız kardeşinin doğum gününe Batman geleceği yalanını söylediği acıklı bir hikâye anlatmıştı bize. Open Subtitles أتعلم حكى قصة حزينة كيف أن اخته خدعته ليعتقد بأن باتمان سيأتي لحفلته
    Senaryo, iş arkadaşıyız işten sonra gittiğimiz barda hüzünlü bir hikâye anlatıyorum. Open Subtitles السيناريو: أنا زميل لك أحكي لك قصة حزينة في حانة بعد العمل
    Şöyle böyle üzücü bir hikayeyle yetinemezdim. Open Subtitles لم يمكنني قول قصة حزينة كيفما كان.
    Bak bu üzücü bir hikaye... onu başka bir kadınla yakaladım. Open Subtitles أو تنتظرين من صديقك حسنا هذه قصة حزينة لقد أنفصل عني لمواعدة نساء أخريات
    üzücü bir hikaye, daha çocukken bir klisenin penceresinden düştü. Open Subtitles قصة حزينة. في أوائل طفل, سقط من نافذة الكنيسة.
    Gerçekten üzücü bir hikaye ama bence yanlış hatırlıyor olabilirsin. Open Subtitles هذه حقا قصة حزينة جدا لكن انا اعتقد انك تتذكرينها بشكل خاطئ
    üzücü bir hikaye uydurdu. Open Subtitles لقد ألّف قصة حزينة بشأن أنّه كيف حاول إيقافها من الصعود إلى الهليكوبتر
    Çok Acıklı bir hikaye. Open Subtitles أنها قصة حزينة جدا.
    Aslında, bu Acıklı bir hikaye. Open Subtitles في الواقع، إنها قصة حزينة.
    hüzünlü bir hikaye. Open Subtitles هذه قصة حزينة. على أية حال.
    Sempatini kazanmak için sana hüzünlü bir hikaye anlatmış. Open Subtitles تخبرك قصة حزينة لتشفقي عليها
    Bırak da bitireyim! Bu defa acıklı bir hikâye istedin. Open Subtitles لاتقاطعيني، تريدين كتابة قصة حزينة
    Ona ziyaret saatinin geçtiğini söyledim ama bana çok acıklı bir hikâye anlattı. Open Subtitles - " . اخبرتها بأن وقت الزيارة قد إنتهي . لكنها أعطتني قصة حزينة
    Hayatının hüzünlü bir hikâye olduğunu söylemişti. Open Subtitles هو قال أن حياتك قصة حزينة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more