Bu günlerde, hikâyemi açıkça paylaşıyorum ve diğerlerinden de aynı şeyi yapmalarını istiyorum. | TED | هذه الأيام، أشارك قصتي بشكل مُنفتح، وأطلب من الآخرين أن يشاركوا قصصهم أيضًا. |
Dinle Roy, hikâyemi 2 kere anlattım. Evime dönmemin bir sakıncası var mı? | Open Subtitles | إسمع لقد حكيت قصتي مرتين أو أكثر هل أستطيع الذهاب إلى المنزل ؟ |
O boktan hikâyemi anlatmayacağım Malcolm çünkü daima senden daha beter durumda biri vardır hayatı seninkinden daha çok mahvolan. | Open Subtitles | انظر, انا لن اتحدث عن قصتي السيئة يا مالكوم لأنه يوجد هناك داًما شخص بقصة اسوء حياة شخص مدمرة بسوء |
Fakat hikaye bu kritik anımdan çok daha geriye gidiyor. | TED | ولكن قصتي تسير أبعد من لحظة الحقيقة تلك. |
Wolf'ün bulunduğu binaya geldiğimizde, atlayıp, ofisine sızacağız, ve hikayemi çaldığını itiraf ettireceğiz. | Open Subtitles | عندما نصل إلى بناية ولف نقفز ،نخترق مكتبه، إجعله يعترف انه سرق قصتي |
benim hikayem aslında iki yıl önce tam burada Rajasthan'da başlıyor. | TED | تبدأ قصتي هنا تماما في الواقع في راجستان منذ حوالي سنتين. |
Elime bir kağıt parçası alıyorum. Aklımdaki hikayeyi görselleştiriyorum. bazen eskiz yapıyorum. Bazen de buna gerek kalmıyor. | TED | ألتقط ورقة وأتخيل قصتي أحيانا أرسمها أو لا أفعل |
Bu benim haberim... Dün Clyde'a sunduğum haber. Olamaz. | Open Subtitles | هذه هي قصتي التي اريتها لكلايد بالأمس لا |
Size işsizlik hakkında üçüncü ve son hikâyemi anlatmak istiyorum. | TED | لذا أريد أن أخبركم قصتي الثالثة والأخيرة، والتي تتمحور حول البطالة. |
Ve böyle hissettiğimde iyileşmenin bir sonraki aşamasının ufukta olduğunu anlıyorum. Bu da hikâyemi tam manasıyla anlatabilmemi sağlıyor. | TED | عندما أشعر بهذا الشعور، أثق بأن المرحلة التالية من العلاج في الأفق، وهذا يتيح لي مشاركتكم قصتي بالكامل. |
Nefeslerini kesmek, şok etmek istedim. Böylece akılsız, gülen kalabalıklar gibi değil de bireyler olarak acımı tutabilir, hikâyemi dinleyebilirlerdi. | TED | أردت أن أخطف أنفاسهم، أن أصدمهم، حتى يتمكنوا من الاستماع إلى قصتي وأقبض ألمي كأفراد، ليس كحشود ضاحكة وطائشة. |
Geçen yıl boyunca, erkekler ve kadınların seks ilişkileri ile ilgili röportajlar yaptım ve hikâyemi tekrar tekrar dinledim. | TED | خلال العام الماضي، لقد أجريت مقابلات مع الرجال والنساء عن علاقتهن بالجنس وقد سمعت قصتي مرارا وتكرارا. |
Bir şey için söz vermemi istedi; hikâyemi, dinlemek isteyen herkese anlatacaktım. | TED | وجعلني أعده بشيءٍ واحد، أنني سأحكي قصتي إلى كل من يريد أن يستمع. |
Tanrı'nın şanını yüceltecekse, sana hikâyemi anlatayım. | Open Subtitles | إذا منحني الله العمر الطويل سأروي لك قصتي |
İki, dün akşam Club Aqua'daydım, ve hikâyemi desteklemek için elimde bir yığın vergiden düşülebilen fiş var. | Open Subtitles | ثانيا الليلة الفائتة كنت في ملهى آكوا و لدي كومة من إيصالات المشاريب الغير خاضعة للضريبة لتدعم قصتي |
Fakat, yas süreci yalnız bana mahsus bir hikaye değildi. | TED | ومع ذلك، قصة الحزن نفسها لم تكن قصتي وحدي. |
Bu sefer, hikayemi gözünüzde canlandırmak için bazı görsel araçlar getirdim. | Open Subtitles | هذه المرة لأبعث الحياة في قصتي جلبت معي بعض الأداوت البصرية |
benim hikayem, "ne olsa işe yarar." Birini incitmediğiniz sürece. | Open Subtitles | قصتي باختصار، افعل أي شيء طالما أنك لا تؤذي الآخرين |
Ancak ilk olarak size hikayeyi anlatmalıyım, -benim hikayemi, -bu ülkenin hikayesi, madem bugün hepiniz buradasınız. | TED | و لكن في البدايه اريد التحدث معكم حول قصه ما والتي هي قصتي انها قصة هذا البلد الذي جميعكم فيه اليوم |
İlk haberim ölmüş olması gereken bir köpekle ilgiliydi, ama ölmemişti. | Open Subtitles | قصتي الأولى كانت عن كلب كان يجب أن يموت ولكنه لم يفعل |
hikayeme Almanya'da, 1887'de Georg Cantor adında bir matematikçi ile başlamak istiyorum. | TED | أود أن أبدأ قصتي من ألمانيا,تحديدا في سنة 1877, مع عالم رياضيات يدعى جورج كانتر. |
Bu benim görüşüm, şimdi hikâyeme başlayabilirim. | TED | وهذه وجهة نظري , والآن يمكنني أن أبدأ قصتي. |
Çocukken en sevdiğim hikâye sonsuza kadar yaşayan bir adamla ilgiliydi. | Open Subtitles | عندما كنت طفلة قصتي المفضلة عن رجل قد عاش إلى الأبد |
Biraz geriye gidip kendi öykümü açığa çıkarıp paylaşacağım. | TED | أنا هنا لكشف الحجاب عن قصتي ومشاركتكم إياها. |
benim hikâyem İngiltere'de, beyaz bir sayfayla ve göçmen ailemin sessizliğiyle başladı. | TED | بدأت قصتي في أنجلترا بصفحة بيضاء و صمت من آبائي المهاجرين. |
hikayemin bir sonu yok, çünkü hikayenin sonunu hala bilmiyoruz. | TED | قصتي ليس لديها نهاية, لاننا لازلنا لا نعرف نهاية القصة. |
Eğer ait olmadığım bir yer varsa, hikâyemin eş cinsel olmamla başladığı ve kırsal köklerden başlamadığı akıldır. | TED | إذا كان هناك مكان ما لا أنتمي إليه، فهو داخل عقلية حيث تبدأ قصتي بكوني متحررة جنسيا وليس بأصولي الريفية. |