"قصّتك" - Translation from Arabic to Turkish

• hikayeni
• Hikayen
• Hikâyeni
• hikayene
• hikayenizi
• öyküne
• Hikâyeniz
• Hikayenin
• hikayeniz
• Hikâyenizin
• Çizgi romanını

Derinliği bulduğunda, çoğunlukla, bu acıdır, o zaman hikayeni bulmuşsundur.
عندما تجدي العمق، غالباً الألم حينها عليك أن تجدي قصّتك

Hayat çabucak uçuyor,o zaman haydi, hikayeni anlat,aşkım.
الحياة تطير، لذلك هيا بسرعة، اخبرنى قصّتك الآن، حبّي

- Hikayen doğruysa gerçekten bütün paran 10 şilinse...
-إذا قصّتك حقيقية، إذا عندك حقا فقط عشر شلنات

Aileni öldürdüğün için hapse girmedin. Hikâyeni kontrol ettim.
أنتَ لم تذهب أبدًا إلى السجن لأنّك قتلت عائِلتك , لقد تفقدتُ قصّتك.

Artık bana küçük düşürülmüş kadın mı dersin, kindar kaltak mı dersin, hikayene uyan hangi etiketi yakıştırırsın bilemem.
لذا ادعني حقيرة أو ثأريّة أو أيّ وصف يلائم قصّتك.

Eminim kolay olmamıştır ama hikayenizi anlatmak istemeseydiniz geri gelmezdiniz bence.
لابد أنه لم يكن سهلاً، لكن لم تكوني لترجعي إذا لم تريدي روي قصّتك

hikayeni disiplin kuruluna anlatırsın sabah ilk iş olarak.
حسنا، أنت يمكن أن تروي قصّتك إلى اللجنة التأديبية أوّل شيء في الصّباح.

hikayeni doğrulayabilirsek, büyük ihtimalle, davayı düşürebilirim.
،إذا إستطعنا التحقّق من قصّتك فيحتمل أن أسقط التهم

Tamam o zaman, şimdi, devam et ve hikayeni bitir.
حسناً, الآن, استمر وحسب وقم بإنهاء قصّتك

Belli ki hikayeni paylaşmak istiyorsun.
آه، حسناً، يبدو أنّك ترغبين بمشاركة قصّتك بشدّة

İşte bu yüzden senin yeni hikayeni şimdiki zamandan geleceğe doğru yazmak zorundayım.
ولهذا يتعيّن عليّ كتابة قصّتك الجديدة مِنْ هذه اللحظة فصاعداً نحو المستقبل

hikayeni bulursam kaldığın yerden nasıl devam edeceğini çözebiliriz.
إذا وجدت قصّتك فربّما يمكننا أنْ نعرف كيف تكمل مِنْ حيث توقّفت

Ama senin Hikayen kulağa hiç de öyle gelmiyor.
لكن هذا ليس ما تنُم عنه قصّتك.

Hikayen, böyle son bulmak zorunda değil.
ليس مِن اللازم أنْ تنتهي قصّتك هكذا

Annenle senin Hikayen nedir?
إذًا، ما قصّتك مع والدتك؟

Bu hüzünlü Hikâyeni yutmayacağımı biliyor olmalıydın.
لذا حتمًا تعلمين أنّه ما كانت لتنطلي عليّ قصّتك الشجيّة.

Hikâyeni kafamdan atamıyorum bir türlü Paul.
لايمكنني اخراج قصّتك من رأسي (يا (بول

Ama hikayene o kadar dalmışım ki...
لكنّي إنشغلت في قصّتك أنا فقط

Ama karınız ve çocuklarınız, yani hikayenizi doğrulayabilecek hiç kimse evde değildi.
بينما كانت زوجتك وأولادك، أيّ كان من بإمكانه تأكيد قصّتك كان بسهولة بالخارج

Hayatın ile yaptığın değişiklik hakkındaki öyküne gerçekten inanmıştım.
لقد صدقت قصّتك اننى قمت بتغييّر حياتك

Hikâyeniz ilhama ihtiyaci olan bir ulusa ilham verdi.
ألهمت قصّتك أمّة بحاجة إلى إلهام

Ben gelene kadar burada kal ve Hikayenin devamını sakın anlatma.
لا تبارحي موقعك وادّخري باقي قصّتك ريثما أعود

Aramanızı kabul ettim, çünkü hikayeniz ivme kazanıyor, burada bile.
{\fnAdobe Arabic}،قبلتُ اتّصالك لأنّ قصّتك تزداد ذيعاً حتّى في أوروبا هُنا،

Hikâyenizin bana anlattığı tek şey sizin kim olduğunuz Bay Sizemore.
الأمر الوحيد الذي تخبرني به قصّتك يا سيّد (سايزمور) هو حقيقتك.

Çizgi romanını istiyor musun?
تريد قصّتك ؟