Birkaç yudum gazlı içecek, bir ısırık elma da öyle. | Open Subtitles | إنها رشفتين من الصودا،إنها قضمة من التفاح إنها لا شيء |
Hey, öğle yemeği yemedim. Şu donuttan bir ısırık versene. | Open Subtitles | أنا لا أحمل ثمن الغداء، اعطني قضمة من ذلك |
bir ısırık alırsam, biftek verir misin? | Open Subtitles | لو تناولت قضمة من هذا هل سوف تُحضر لي شريحة من اللحم المشوي ؟ |
Evet, Milky Way'den ısırık istiyorum. Söz konusu bir Milky Way. | Open Subtitles | أريد قضمة من الحلوى إنها حلوى "ميلكي واي" |
Dışarı marş marş, temizlenin, veya bir lokma bile yiyemezsiniz. | Open Subtitles | تقدموا مباشرة للخارج وإغتسلوا أو لن تنالوا قضمة من الطعام |
- Evet, Prince'ın tavuğundan bir parça yedin mi, kilisedeki orospu gibi terlemeye başlarsın. | Open Subtitles | أجل تأخذ قضمة من ساخنة الأمير وتبدأ بالتعرق مثل عاهرة في كنيسة |
Yemeği dolaba koyacağım, ama belki bundan bir ısırık almak istersin? | Open Subtitles | سأضع الطعام في الثلاجة لكن ربما لديك وقت لتتناولي قضمة من هذه؟ |
bir ısırık alıp yargılamayı kessen nasıl olur? | Open Subtitles | لِمَ لا تأخذ قضمة من هذا و تتوقف عن إستجوابيّ؟ |
Bu kadar. Şimdi sandviçinden küçük bir ısırık al, karnını doyur. | Open Subtitles | بهذه البساطة، والآن تناولي قضمة من هذه الشطيرة.. |
Sandviçten bir ısırık için çocuğun biriyle takas ettim. | Open Subtitles | حسنٌ، لقد بادلتها مع طفل من أجل قضمة من شطيرته |
Birisi çikolatasından bir ısırık alıyor diğer adama veriyor. | Open Subtitles | أحدهما أخذ قضمة من لوح الحلوى وأعطاها للرجل الآخر |
Tatlı ve temizdi, sanki okyanustan bir ısırık alıyormuşsunuz gibi. | TED | فقد كان مذاقه " نظيفاً وناعماً " كما لو أنك تأكل قضمة من المحيط |
Yanağından öyle bir ısırık alırım ki ölürsün. | Open Subtitles | اُقسم بذلك! سوف أخذ قضمة من خديكِ وارمي بها للخارج |
İşte.... bu sandviçden... bir ısırık al. | Open Subtitles | هذا لك خذ قضمة من هذا ساندويتش |
Bu gece çalışmana yardım edeceğim, her doğru cevabında, sana eskimodan bir ısırık vereceğim, ya da eğer istersen, kıyafetlerimden birisini çıkaracağım. | Open Subtitles | سأساعدك في الدراسة الليلة ومقابل كل جواب صحيح تجيبه سأعطيك قضمة من عصير الفاكهة المجمد أو إن كنت تفضل سأخلع إحدى قطع ثيابي |
bir ısırık al. Evet, işte böyle. | Open Subtitles | خذ قضمة من هذا البسكويت، هذه هي |
Belki hamburgerimden bir ısırık almak ister. | Open Subtitles | ربّما ستريد الحصول على قضمة من شطيرتي. |
Demek Craig, Milky Way'den ısırık istiyor. | Open Subtitles | الآن "كريج" يريد قضمة من الحلوى |
Öğle yemeğine kadar bekleyecektim ama seninkinden bir lokma almaya ikna ettin. | Open Subtitles | انا اوفر شهيتى للغداء لكن يمكننى الحصول على قضمة من عندك |
Önce sandviçinden bir parça ısır sonra da havucundan... | Open Subtitles | ماذا لو تأحذ قضمة من شطيرتك و بعدها تأخذ... |