Bu alette fikir şudur ki, alt kısma bir damla idrar damlatırsınız. | TED | لذا ،الفكرة في هذا الجهاز هي أن تقوم بسكب قطرة في أسفله، في هذه الحالة ، سنسكب البول. |
Bir kadeh şaraba atılacak bir damla gerilen sinirleri yatıştırmak için yeter. | Open Subtitles | قطرة في كأس نبيذ تكفي لتخدير الأعصاب المتوترة |
Bu hayat okyanus'ta bir damla, sonsuzluğun saatinde bir tık, ve biz yine hep bir arada olacağız, Marty. | Open Subtitles | الحياة هي قطرة في المحيط تكتكة واحدة من ساعة الخلود و سنكون مع بعض مجددا مارتي |
Ama Samanyolu bile kozmik okyanustaki bir su damlası. | Open Subtitles | لكن حتى درب التبانة هي مجرد قطرة في المحيط الكوني |
- Amaçtan, başarıdan, kayıptan ve her şeyden uzak olan sıcak bir taşta buharlaşan su damlası gibiydi tıpkı. | Open Subtitles | نعم - ..قطرة في المحيط - ..لا جدوى, أو غير ذات فائدة ..أو ستفشل.. |
Bu aslında sadece denizde bir damla. | TED | إنّها في الواقع مجرد قطرة في بحر. |
Bu, senin hak ettiklerin yanında okyanusta bir damla gibi kalır. | Open Subtitles | هو فقط a قطرة في المحيط قَارنَ إلى الذي تَستحقُّ. [أغنية تَنتهي] |
Her seferde bir damla alacaksın, tamam mı? | Open Subtitles | قطرة في المرة الواحدة، يا حبيبة، حسنا؟ |
Ne yaparsanız yapın, uçsuz bucaksız bir okyanustaki küçücük bir damla olmaktan öteye gidemeyeceksiniz. | Open Subtitles | ،مهما فعلت .سيكون مجرد قطرة في المحيط |
Burada yaptığımızın okyanusta bir damla olduğuna inanıyoruz ama o damla sayesinde okyanus biraz daha küçük olacaktır. | Open Subtitles | -نعتقد أن نفعل نفعله قطرة في بحر لكن المحيط لن يقل بهذا القطرة الناقصة |
Her göze bir damla. Ama burada olmaz. | Open Subtitles | قطرة في كُل عين , لكن ليس هُنا |
bir damla gölet suyu damlatalım. | Open Subtitles | و نضع ... قطرة ... في بركة الماء |
Her göze bir damla. Çok dikkatli ol. | Open Subtitles | قطرة في كُل عين , بحذر شديد |