Şefe onu sağ salim geri getireceğimize söz verdik. | Open Subtitles | لقد قطعنا وعداً للزعيم أننا سنجلبه سالماً غانماً |
Şerife, onu sağ salim getireceğimize dair söz verdik. | Open Subtitles | لقد قطعنا وعداً للزعيم أننا سنجلبه سالماً غانماً |
Arkadaşlarımıza söz verdik. Bu gece onlarla takılacağız. | Open Subtitles | لقد قطعنا وعداً مع أصدقائنا بإننا سنخرج معا للإحتفالً |
Biliyorum ama diğer taraftaki şeye gideceğimize söz vermiştik ama yine de sağ ol. | Open Subtitles | نحن قطعنا وعداً للذهاب لذاك الشئ الآخر لكن شكراً جزيلاً لك |
Birbirimizi korumaya söz vermiştik değil mi? | Open Subtitles | لقد قطعنا وعداً بحماية بعضنا البعض، أليس كذلك؟ |
Onu koruyacağımıza söz vermiştik. Kimsiniz? | Open Subtitles | .لقد قطعنا وعداً بحمايته مَن هذا؟ |
Hiçbir şeyin değişmeyeceğine söz verdik. | Open Subtitles | لقد قطعنا وعداً لأنفسنا بأن لا شيء سوف يتغير. |
Ama birbirimize onun kafamıza girmesine izin vermeyeceğimize söz verdik. | Open Subtitles | لكننا جميعاً قطعنا وعداً أن لانجعلهُ ينالُ مننا |
Bunun dışında olduğumuza dair birbirimize söz verdik. | Open Subtitles | -لقد قطعنا وعداً لبعضنا البعض بأننا لن نتورط في ذلك |
Hayır, olmaz! İhtiyaç olduğunda uygun bir cenaze için yüzbaşıya söz verdik. | Open Subtitles | كلا، لقد قطعنا وعداً للكابتن، |
Kutsal bir söz verdik. | Open Subtitles | قطعنا وعداً مقدّساً |
Jake ve ben hayatımıza devam etmeye söz verdik. | Open Subtitles | لذا قطعنا وعداً أنا و(جايك) بالمضي قدماً |
Bu konudan bahsetmiyoruz Gretel. Bir söz verdik, bunu biliyorsun. | Open Subtitles | (نحن لا نتحدّث عن ذلك (غريتل قطعنا وعداً و أنتِ تعرفين ذلك |
söz vermiştik. | Open Subtitles | لقد قطعنا وعداً |
söz vermiştik. Seni seviyorum. Gerda, lütfen. | Open Subtitles | قطعنا وعداً وأنا أحبّك أرجوكِ يا (غيردا)، يجب أنْ تساعديني |
Birbirimize söz vermiştik. | Open Subtitles | لقد قطعنا وعداً على أنفسنا. |
Ama Will'e söz vermiştik. | Open Subtitles | -لكنّنا قطعنا وعداً لـ(ويل ) |