Bazen kalbini kırar ama o şansı kaçırmak istemezsin çünkü gerçek olan odur. | Open Subtitles | أحيانًا يفطر قلبَ الحبيب، لكن يتحتّم عليه أن يخاطر لأن ذلك هو الحقيقي. |
Rick, eğer gidersen, üstesinden gelebilirim, ama annemin kalbini kırarsın. | Open Subtitles | يمكنني التعامل مع الأمر إن رحلت، لكنكَ ستفطر قلبَ والدتي. |
Her sene yeni yılı karşılarlarken, birisinin kalbini çıkartırlardı ve Tanrılara sunarlardı. | Open Subtitles | و في كُل سنة في ما كانَ نُسخَتُهُم من عيد الميلاد كانوا يقتلعونَ قلبَ أحدهِم و يُقدمونَهُ قُرباناً للآلهة |
Ve sonra, Tanrı Firavunun kalbini yine sertleştirdi. | Open Subtitles | و عِندها، يُقَسِّي الرَب قلبَ الفرعون ثانيةً |
Pastanın içinden çıkmam gerekse bile o kızın kalbini kazanacağım. | Open Subtitles | سَأَرْبحُ قلبَ هذه البنتِ إذا أنا يَجِبُ أَنْ أَقْفزَ من كعكتِها ليحدث هذا |
Annesinin kalbini az önce kazandınız Kaptan. | Open Subtitles | لقد رَبحتَ لتوك قلبَ هذه الأمِّ. |
Donörün kalbini istemediğini mi söyledi az önce? | Open Subtitles | -هل قالَ للتوّ أنّه لا يريد قلبَ المتبرّع؟ |
Bu gün, manakın kalbini deşen ben olmayacağım. | Open Subtitles | اليوم، أنا لَنْ أَثْقبَ قلبَ ماناك. |
En azından sen, dünyadaki en süper kızın kalbini kırana kadar. | Open Subtitles | أقلّها كنتُ كذلك... . إلى أن فطرتَ قلبَ ألطفِ فتاةٍ في العالم. |
En çok sevdiğim şeyin kalbini kurban etmem gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن أقتلعَ قلبَ الأحبّ إليّ. |
Bu gerçekten süperdi. Yani o çocuğun kalbini aydınlattın resmen. | Open Subtitles | لقد غيّرتَ قلبَ ذاك الطفل و تفكيره. |
Sevdiğim kadının kalbini ele geçirmek istiyorum. | Open Subtitles | أُريد أنْ أأسر قلبَ المرأة التي أُحب |
Bu yaşlı adamın kalbini kırıyorsun. | Open Subtitles | أنت تَكْسرُ قلبَ رجل عجوزِ. |
İpuçlarına göre, ben Kathryn'in kalbini kesmişim sonra da onu gidip ormana mı gömmüşüm? | Open Subtitles | -الأدلّة التي تقول أنّي اقتلعتُ قلبَ (كاثرين )... {\pos(190,210)}.و دفنته في الغابة هذا جنون. |