6,7 aydır bu işin içinde olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ بهذا العمل مُنذ 6 أو 7 أشهر ؟ |
6,7 aydır bu işin içinde olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ بهذا العمل مُنذ 6 أو 7 أشهر ؟ |
Arada baharat katmalıyız demiştin. Bu bayağı baharatlı görünüyor. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ تودّين رفع مستوى علاقتنا، وبفضل هذا علاقتنا في القمّة. |
Yıllardır görmediğinizi söylediniz. Nasıl oldu bu buluşma peki? | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ لم ترينه منذ سنوات فكيف إنتهى بكما المطاف على موعد؟ |
Bir masa başı ajanı olduğunu söyledin sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنّك قلتِ أنّكِ عميلة مكتبيّة |
Bir anahtar bulduğundan söz etmiştin. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ عثرتِ على مُفتاح. |
Çünkü üçüncü sezon beşinci bölümde oğlunuzun koruyucusu olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | لأنّ في الموسم الثالث، الحلقة الخامسة، قلتِ أنّكِ حامية ابنكِ، |
Bugün erken saatlerde ölmeye hazır olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | الآن، مبكراً اليوم، قلتِ أنّكِ مستعدةٌ للموت |
Yardıma ihtiyacın olduğunu söylemiştin. Lütfen sana nasıl yardım edebileceğimi söyle. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ تحتاجين المساعدة، اخبريني كيف يُمكنني مساعدتكِ. |
Yani sanat ve ticaret arasında köprü olduğunu söylemiştin ya. | Open Subtitles | حسنٌ، كما قلتِ أنّكِ حلقة وصلٍ بين الفنّ والتجارة؟ |
Buradan gitmeye hazır olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ مُستعدّة للمُغادرة. |
Hayır, dinlemek istiyorum. Ne zaman kaçtım demiştin? | Open Subtitles | لا، أودّ أن أسمع، متى قلتِ أنّكِ هربتِ؟ |
Tammy, biraz geç kalacağım demiştin. | Open Subtitles | (تامي)، لقد قلتِ أنّكِ ستتأخّرين قليلاً فقط |
Eski kocanızdan nefret ettiğinizi söylediniz ama açıkça görünüyor ki hâlâ ona aşıksınız. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ تكرهين زوجكِ السابق، ولكن من الجليّ أنّ هذه ليست الحالة. |
Değiştirmek istediğinizi söylediniz ama Reem Acra bir klasiktir. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ تُريدين تغييره، لكن (ريم أكرا) كلاسيكي. |
Artık Bayan Shaw hakkında konuşmak istemediğinizi söylediniz. | Open Subtitles | هل ذلك هُو اسمها الآن؟ قلتِ أنّكِ لمْ تكوني تُريدين التحدّث عن الآنسة (شو). |
Bir masa başı ajanı olduğunu söyledin sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنّك قلتِ أنّكِ عميلة مكتبيّة |
Berman'a dava açabilmek için, içeriden birisine ihtiyacın olduğunu söyledin. Halkın iyiliği için. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ احتجتِ لشخصٍ من الداخل لإثبات القضيّة ضدّ (بيرمان)، لأجل الصالح العام. |
Çünkü ona ihtiyacın olduğunu söyledin. | Open Subtitles | لأنّكِ قلتِ أنّكِ تحتاجين إليه. |
Bir anahtar bulduğundan söz etmiştin. | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ وجدتِ مُفتاحاً. |
Yardım etmek istediğinizi söylemiştiniz Ajan Dunham. | Open Subtitles | -أنا (إميلي ). قلتِ أنّكِ أردتِ المساعدة يا حضرة العميلة (دونام). |