"قوية جدا" - Translation from Arabic to Turkish

• kadar güçlü
• çok güçlü
• çok sert
• Oldukça güçlü
• çok güçlüdür
• çok kuvvetli
• güçlü bir
• çok ciddi
• çok güçlüydü
• çok kuvvetlidir

Nihayet Power Lad'i bu kadar güçlü yapan şeyi öğrendim.
أنا برزت أخيرا ما جعل الطاقة الفتى قوية جدا.

Eğer bu kız neden bu kadar güçlü diye sorarsanız.
قوية جدا لإزالة المجرمين النسائين المحليين لو انك تتسائل لماذا تلك البنت تبدو قوية جدا

Ancak bu şekilde devam edemez zira ekonomik teşvikler ve caydırıcı faktörler çok güçlü.
ذلك لا يمكن ان يستمر, لان المحفزات والمثبطات الاقتصادية قوية جدا

çok güçlü, çok sert, iyi donanımlıydılar.
محصّنة بشكل جيد جدا، قوية جدا مجهّزة بشكل جيّد جدا

Nefret Oldukça güçlü bir kelime... ama doğru olan olabilir.
الكره كلمة قوية جدا ولكنها تعتبر الصحيحة الان

Açık kaynak değildir, ancak çok çok güçlüdür.
إنها ليست مصادر مفتوحة و لكنها قوية جدا جدا

13 Yaş için çok kuvvetli elleri vardı.
انه لديه ايدى قوية جدا منذ ان كان فى الثالثة عشر

Büyük baban Lord Kang güçlü bir bankacılar loncasının üyesiydi.
جدك السيد كانغ كان عضوا في شبكة مصرفيين قوية جدا

Bağışıklık sistemin çok ciddi bi savaş veriyor.
حسنا , ان نظامك المناعى فى وسط معركة قوية جدا

çok güçlüydü, çok akıllıydı halkını yönetti ve yatakta çok iyiydi.
حسن، لقد كـانت قوية جدا وعبقرية وحكمت شعبها بقبضة من حديد

Ne çok kuvvetlidir, ne de çok zayıf. Doğanın unuttuğu bir takım işlevleri yerine getirir.
ليست قوية جدا او ضعيفة جدا انها تقوم بالوظائف التى تنساها الطبيعة

Ne gerek var bu kadar güçlü olmana Phoenix Kız
لستي بِحاجةٍ إلى أَن ْتَكُونَي بنت عنقاء قوية جدا

Ama ben bizden kaçarken, sen bu kadar güçlü kalabildin ve bana çok iyi davrandın.
ولكنك كنت قوية جدا وجيدة معى عندما كان سيسرق مننا

Tek söyleyebileceğim, bu ilaç o kadar güçlü ki bunu Komünistlere veriyorlar.
كل ما أستطيع أن أقوله لكم انها قوية جدا لدرجة أنهم يعطونها للشيوعيين

ve bu, müziğin güzelliğinin, kelimelerin başarısız olduğu yerde konuşabildiğinin bu olayda ise kelimenin tam anlamıyla konuşabildiğinin çok güçlü ve dokunaklı bir hatırlatıcısı.
وانها تذكرة قوية جدا ومؤثرة لكيفية جمال الموسيقى لديه القدرة على الكلام حيث تعجز الكلمات، في هذه الحالة التحدث حرفيا.

Çünkü başlangıçta, büyüyen mahremiyet çok güçlü değildi ki bu arzuyu azalmaya götüren aşıl şey.
لأنه في البداية ، نمو العلاقة الحميمة لا تكون قوية جدا بعد إنها في الواقع تؤدي إلى إنخفاض الرغبة.

bence, doğa ile olan ilişkimizi değiştirmek için çok güçlü bir araç ve yaşamak için muhtaç olduğumuz diğer türlerle de.
انها قوية جدا لتغيير علاقتنا مع العالم الطبيعي كما اعتقد وإلى غيرها من الكائنات التي نعتمد عليها.

Banwari, bu günlerde çok sert yapıyorsun galiba.
بانواري ، يبدو بأنّك تجعلها قوية جدا هذه الأيام

Ölüm, kalbe çok sert bir bıçak darbesi yüzünden gerçekleşmiş.
سبب الموت كان طعنة واحدة قوية جدا الى القلب

Evet, Oldukça güçlü bir sinyali takip ediyorum.
أجل، أنا ألاحق إشارة قوية جدا.

Genç, güzel, bir kadın ve Oldukça güçlü bir cadı.
وهي شابة، جميلة، أنثى، وساحرة قوية جدا.

Kürekli önayaklar geniş ve çok güçlüdür kazmak için idealdir.
أطرافها الأمامية تشبه المجرفة و هي قوية جدا و مثالية جدا في الحفر

çok kuvvetli bir tepki vardı. - Güzel.
لقد كان هناك ردة فعل قوية جدا , حضرة العمدة

Dur biraz. Bunlar çok ciddi suçlamalar.
هذه إتهامات قوية جدا تقارب الجنائية

Annesi öldüğünde sadece 13 yaşındaydı ama çok güçlüydü.
لقد كانت فى ال13 عندما توفت والدتها لكنها كانت قوية جدا

Bu sebeple, o bölgelerde yüzeyin altında buzun gizli olma ihtimâli çok kuvvetlidir.
لذا فإمكانية وجود الجليد تحت السطح في هذه المناطق قوية جدا