"قويّة" - Translation from Arabic to Turkish

    • sert
        
    • sağlam
        
    • güçlü bir
        
    • güçlüsün
        
    • kuvvetli
        
    • çok güçlü
        
    • güçlüydü
        
    • güçlüdür
        
    • güçlüyüm
        
    • ağır
        
    • güçIü
        
    • sıkı
        
    Sonra daha sert bir insan olmam gerektiğini farkettim. Ve başardım. Open Subtitles ثمّ أدركت أنّني قويّة بما فيه الكفاية وتجاوزت الأمر
    Hatırladığım kadarıyla son karşılaşmamızda kafana oldukça sert vurmuştum. Open Subtitles تلقيتَ ضربة قويّة مني على رأسك في لقائنا الأخير
    Bu adada olduğuna ve hepsinden öte de kayıkhanede neden kayıkhanede olduğuna dair sağlam bir görgü tanığın yok. Open Subtitles لستَ تملك حجّة غياب قويّة تؤكّد كونك هنا على الجزيرة والأهم من ذلك، كونك في ساحة القوارب. لقد أخبرتك.
    Öyle güçlü bir büyü ki... ben bile tüm büyümle yapamam. Open Subtitles التعويذة قويّة لدرجة أنّي مع كلّ سحري لمْ أستطع تحقيقها لوحدي
    Böbreklerini biraz acıtır, ama sen güçlüsün. Open Subtitles سيكون قويّاً على الكلى، لكّنكِ قويّة.
    Hiçbir kuvvetli cadı oyuncakla kandırılamaz. Canlı kanlı olması gerek. Open Subtitles ما من ساحرة قويّة ستنخدع بدمية، الأمر يلزم قلبًا نابضًا.
    Bak, biliyorum içgüdülerin çok güçlü ve kontrol edemiyorsun ama odaklanabilirsin. Open Subtitles أعلم أن ملحّاتك قويّة وتعجزين عن تطويعهم، لكن يمكنك التركيز عليهم.
    Ayrıca merak ettiğim bir şey var. Annen muazzam güçlüydü. Open Subtitles لكنّي أتسائل، والدتك كانت قويّة.
    Bir sonraki roman dizisinin ana karakterini bulmuş sanırım. sert ama bilgili bir kadın dedektif. Open Subtitles يبدو أنّه وجد الشخصيّة الرئيسية لرواياته القادمة، محققة قويّة ولكنّها حذِقة
    Ama bu ilaçlar fetüs için fazla sert gelir. Open Subtitles و لكن جميع أنواع هذه العقاقير قويّة على الجنين
    Kendini zorlama babalık. Epey sağlam bir darbeye maruz kaldın. Open Subtitles لا تقسُ على نفسك يا صاح، فلقد تلقّيتَ ضربة قويّة.
    Sizin için sağlam ve iyi bir gemi inşa ettim. Yeterince cankurtaran sandalı var. Open Subtitles لقد بنيتُ لكِ سفينة جيّدة، قويّة ومُخلصة، وإنّها قارب النجاة الذي تحتاجيه.
    Fakat bütün bu kaosun arkasında, hikaye oldukça sağlam. Open Subtitles لكن، في مكان ما تحت كل تلك الفوضى أظن أن هناك قصة قويّة فعلا.
    Gücünü emebilmek için güçlü bir cadının mezarını kutsamam gerekiyor. Open Subtitles أحتاج لتسخير رفاة ساحرة قويّة لكيّ يمكنني استمداد سحر سلالتي
    Aynı zamanda genomu incelemek için güçlü bir araçtır. Bilim insanlarına bir organizmadaki genler kapatıldığında ya da değiştirildiğinde ne olduğunu izleme fırsatı verir. TED وهو أداة قويّة لدراسة الجينات، حيث يسمح للعلماء مشاهدة ما يحصل عندما تُطفئ المورّثات أو تتغيّر داخل الكائن الحيّ.
    Bir bebeğe göre oldukça güçlüsün. Open Subtitles إنّك قويّة جدًّا بالنسبة لطفلة.
    Bir bebeğe göre oldukça güçlüsün. Open Subtitles إنّك قويّة جدًّا بالنسبة لطفلة.
    Gölden kuvvetli nötrino emisyonları çıkıyor. Open Subtitles إني فضوليّ. يبدو أن هناك انبعاثات قويّة للنيروتون آتية من البحيرة.
    O zaman sana öyle söylemişsem, şimdi de çok güçlü ve cesur olduğunu söylüyorum. Open Subtitles إذا قلت ذلك حينها فأنا أقول الآن أنك قويّة وشجاعة
    Ama Kara Peri çok güçlüydü. Open Subtitles لكنّ الحوريّة السوداء كانت قويّة جدّاً
    Mesleğimden dolayı parmaklarım güçlüdür. O yüzden sorun olmadı. Open Subtitles لأنّ لديّ أصابع قويّة من فعل ما أبرع فيه، لذا فإنّي كنتُ جيّداً.
    Bunu yapacak kadar güçlüyüm sanıyordum ama değilmişim. Open Subtitles "حسبتني قويّة بما فيه الكفاية للنضال، لكنّي لستُ كذلك"
    Şu an ona ağır sakinleştiriciler veriyoruz. Bence bu ilaçları... - ...hak ediyor. Open Subtitles إنّه تحت تأثير مسكّنات قويّة حاليّاً أعتقد أنّه يستحقّها
    Bebek için güçIü olduğundan emin olun. Open Subtitles إحرص على أن تبقى قويّة من أجل الطفِل.
    Katillere karşı sıkı tedbirleri var. Open Subtitles عِنْدَهُمْ a سياسة قويّة جداً نحو القتلةِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more