Yavrular gelişerek büyür ve güçlü anneler olurlar. | Open Subtitles | الصغار يلعبون و الأماهات الباسلات يزددن قوّةً |
Şimdilik güçlü olabilirsin, iblis ama bir korkaktan fazlası değilsin. | Open Subtitles | قد تكون أشدّ قوّةً الآن، لكنْ لستَ أقلّ جبناً. |
Ancak anneniz, en güçlü beyaz cadı bizim için fazla güçlüydü. | Open Subtitles | لكنّ والدتكما الساحرة البيضاء العظيمة، كانت أشدّ قوّةً منّا |
Bu bağ bana büyük bir güç sağlıyor ama bunu elde tutmak biraz zor oluyor. | Open Subtitles | الاِتصال يهبني قوّةً عظيمة، وبالرغم من ذلك، لا يمكنني الحفاظ على ذلك التواصل. |
Büyü, bir zamanlar dünyada muazzam bir güç olmuş olabilir. | Open Subtitles | ربّما كان السحر قوّةً جبّارةً في العالَم ذات مرّة |
Daha sonra alınan karara göre cadılar içinde her kim güçlü bir ölü cadıyı kutsarsa kıdemli cadı oluyor. | Open Subtitles | لذا قررن أن من تسخّر رفاة الساحرة الأشدّ قوّةً ممّن مُتن، تغدو حكيمة. |
Birlikte güçlenebiliriz. Sizler bizi daha güçlü hâle getirebilirsiniz. | Open Subtitles | إنّنا معًا أقوياء، وبوسعكم جعلنا أشدّ قوّةً. |
Zor durumlarda dikkate değer bir şekilde güçlü olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | ...أعتقدُ أنّك أظهرتِ قوّةً ملحوظة في ظروفٍ مختلفة |
Yeni bir gün doğacak ve bu krizden her zamankinden çok daha güçlü çıkacağız. | Open Subtitles | ينتظرنايومٌجديد... وسنبزغُمن هذهالأزمة... أكثرُ قوّةً ممّا سبق |
Asla benden daha güçlü olamayacaksın. | Open Subtitles | لن تملكي قوّةً أكبر مِن قوّتي أبداً. |
- Dul Lucas. Canavar, tahmin ettiğinden çok daha güçlü. | Open Subtitles | هذا المخلوق أكثر قوّةً ممّا تتخيّل. |
Bay'i bize getirerek bizi daha güçlü kılacak ya da öyle bir şey. | Open Subtitles | حتى يجعلنا نغدو أكثر قوّةً أو ماشابه |
Eğer daha güçlü olsaydın bunları hiçbirin gerçekleşmezdi. | Open Subtitles | لو كنتِ أكثر قوّةً لما حدث أيٌّ مِن هذا |
Bir erkeğe göre çok güçlü. | Open Subtitles | هذه قوّةً جمّةً بصفته رجلاً |
O daha güçlü Nick. Çok güçlü. | Open Subtitles | إنّه أكثر قوّةً منّا يا (نيك)، إنّه قويٌّ جدًا. |
O daha güçlü Nick. Çok güçlü. | Open Subtitles | إنّه أكثر قوّةً منّا يا (نيك) إنّه قويٌّ جدًا |
Gözle görülebilir bir şekilde başlıklı adam, şehirde pozitif bir güç haline geldi. | Open Subtitles | هذا الرجل ذو القلنسوة كان قوّةً إيجابيّةً في هذه المدينة. |
güç farkını algılayıp bir an önce sessiz sakin geri çekildi. | Open Subtitles | ،أدرك أنّه أقلّ قوّةً .وانسحب بهدوء في حينه |
~ Hepsinin içinde gizli bir güç yatar. | Open Subtitles | في كُلٍّ ترقد قوّةً سرّية In each resides a secret power. |
Bana ilahi bir güç yüklüyorsunuz. | Open Subtitles | إنّكَ تنسبُ لي قوّةً مقدّسة. |
güç bu değildir aslında. | Open Subtitles | ذلكَ لا يُعَدّ قوّةً. |