Sürücü belgesini aldıktan bir hafta sonra Chevy Camaro'suyla sarhoş bir şekilde kaza yaptı. | Open Subtitles | بعد أسبوع مِن استخراج رُخصة قيادته كان ثّمِلاً واصطدم بسيارته مِن ماركة شيفروليه كامارو |
Bize Sürücü belgesinin fotokopisini bile faksladılar. | Open Subtitles | بل أرسلو لنا بالفاكس صورة رخصة قيادته |
Dünyayı yolumuza sokup liderlik ederek daha iyi hale getireceksin. | Open Subtitles | أنتِ سوف تجعلين العالم مكاناً أفضل عن طريق قيادته بطريقتنا |
Ve bu adam liderliği altında yurt çapında bir isyan planlıyor. | Open Subtitles | و هكذا ، فإن ذلك الشخص يخطط لعمل ثورة قومية تحت قيادته |
Pervasız davranışlarından etkilendim ve araba sürerken sakso çekerek onu ödüllendireceğim. | Open Subtitles | وانا مندهش ذو سلوك متهور إذا سوف اكافئه بفمي أثناء قيادته |
Ve sonra onun komutası altında hizmet etme onuruna ulaştım. | Open Subtitles | ولاحقا, حظيت بشرف خدمته تحت قيادته |
Yaşayan, öğrenen bir kültür için liderliğini vizyonu etrafında topladı. Rolünüzün odadaki en zeki kişi gibi görünmek olduğu sabit bir zihniyeti, rolünüzün dinlemek, öğrenmek ve insanların içindeki cevheri çıkarmak olan daha gelişmiş bir zihniyete dönüştürdü. | TED | حشد قيادته حول رؤيته من أجل ثقافة تعلم حية، تتحول من عقلية جامدة، حيث كان دورك أن تظهر بأنك أذكى شخص بالغرفة، لعقلية تقدمية، حيث يكون دورك الاستماع والتعلم وإظهار أفضل ما في الناس. |
Güneydoğu Asya'da onun emrinde 2 yıl eğitim görmüştüm. | Open Subtitles | لقد تدربت تحت قيادته لمدة سنتين في جنوب شرق آسيا |
Otübüsü sürerken ortaya çıktı ve onu miyoklonik bir salak yaptı. | Open Subtitles | و الذي أزيح اثناء قيادته الحافلة مما تسبب له بنفضة عضلية |
General Lucius'un Kumandası altında | Open Subtitles | والجنرال لوشيوس وضعنا تحت قيادته |
Hayır, onu Sürücü belgesinden aldık. | Open Subtitles | كلا أخذت رخصة قيادته |
Sürücü belgesinden kopmuş. | Open Subtitles | من " فلوريدا " ومن رخصة قيادته |
Hayır, bu onun Sürücü belgesi. | Open Subtitles | لا ، فهذه هى رخصة قيادته |
Jet böyle mi liderlik ediyor, o zaman öğrenecek çok şeyi var. | Open Subtitles | إذا كانت هذه قيادته , فلديه الكثير ليتعلمه |
Böylesine büyük bir ordunun yapacaklarından korkuyorsan gel bu orduya liderlik et. | Open Subtitles | وإذا كُنتَ خائِف مِن الجيش الذي سوف يتشكل، فلتتولى قيادته. |
Belki bu sahipsizlere liderlik etmek içgüdülerini zapt etmesine yardımcı olur. | Open Subtitles | ربّما قيادته لأولئك المتشرّدين تكبح بعض جموحه... |
Onun liderliği altında, Kuzey ve Güney Rhelasia ucu tekrar birleşmeye kadar gidebilecek bir antlaşma imzalıyor. | Open Subtitles | . تحت قيادته , شمال وجنوب ريليجا وقعوا المعاهدة الذي يمكن أن يقود في النهاية . إلى إعادة التوحيد |
liderliği saygı ve sevgiye ilham veren bir adam. | Open Subtitles | رجلٌ قيادته تُلهم بالشيئين الإحترام و المـودة |
Jax akıllı biri ve birçok konudaki liderliği için onu takdir ediyorum ama bu yapacağımız şeyin akıllı olmakla ilgisi yok. | Open Subtitles | " جاكس " ذكي وأقدر قيادته لمهمات كثيرة لكن ما نخوضه الآن لا يتعلق بالذكاء |
Üç sene önce içkili araba kullanırken çarpıp kaçmaktan yargılanmış. | Open Subtitles | قُبض عليه قبل 3 سنوات بسبب قيادته تحت تأثير الكحول وفراره من حادثة دهس |
İçkili araba kullandığı için ehliyeti askıya alındı sanıyordum. | Open Subtitles | مهلاً, أظن أن رخصته معلقة بسبب قيادته ثملاً |
"Altı: komutası altındakilere kötü ve sert davranmak. | Open Subtitles | القسوة وإساءة معاملة السجناء تحت قيادته |
Gerçek liderliğini nerede gösteriyor bilmiyorum. | Open Subtitles | انا لست واثق من اين تكمن قيادته |
En azından onun emrinde çalışırken çok daha rahatım. | Open Subtitles | على الأقل تحت قيادته أنا بعيده عن الأنظار |
Kumandası altındaki adamlara gerçekten değer veriyordu. | Open Subtitles | اهتم فعلاً للناس الذين كانوا تحت قيادته |