"كاملةً" - Translation from Arabic to Turkish

• tamamını
• koca
• hepsini
• tümüyle

Hatta o zaman bile öykünün tamamını öğrenemeyebilirsiniz.
..و حتى إن فعلت ذلك ، ربما تظل غير مُلِمٍ بالقصة كاملةً

Yani beysbol maçının tamamını sükunet içerisinde mi izlerdiniz?
إذن، أنـتَ مستعد لمشاهدة مباراة بيسبول كاملةً بـصمت؟

Karar vermeden önce davamızın tamamını dinlemelisiniz.
تحتاج لسماع القضية كاملةً قبل أن تشرع في القرار

O geceyi koca yıllardan daha iyi hatırlıyorum.
أنا أذكر تلك الليلة أكثر مما أذكر سنواتٍ كاملةً من حياتي

Kalan mafya babaları da öldürünce, koca mafyayı yönetme şansı bulabilir.
يتخلّص من الرّؤساء المتبقّين، بإمكانه أن يتحكّم بالعصابةِ كاملةً.

Sığırlar aslında çalınmadı. Biz hepsini salıveriyoruz.
. وتلك الأبقار لم تسرق حقيقةً . فنحن سنعيدها كاملةً

Hayatımı tümüyle kontrol etmek istiyordun özgür irademi elimden aldın.
أردتِ السيطرة كاملةً علي حياتي لذا، نزعتِ حريّتي

Borcumuzun tamamını ödeyip özgür olabiliriz.
نستطيع تصفية ديوننا كاملةً ونكون أحرار أخيراً

Maine'de bir şirket olan Idexx, yerleşkede sebze bahçeleri yaratmış, böylece işin farklı kısımlarında çalışan kişiler birlikte çalışıp işin tamamını öğrenebilirler.
في أيدكس و هي شركة في ولاية مايين انشأوا حدائق نباتية في مبنى الشركة لكي يتسنى للناس من أجزاء مختلفة في الأعمال العمل معاً و معرفة الأعمال كاملةً بهذه الطريقة.

Köyün tamamını geçeceğiz.
لقد عبرنا قرية السنجاب كاملةً.

Kongre Kütüphanesi'nin tamamını okudun ama.
لقد قرأت مكتبة الكونغرس كاملةً

"Hikâyenin tamamını size anlatmak istiyoruz.
"نريد إخباركم القصّة كاملةً." "إنها مثيرة،"

Beni süper bir partiye götürdü. Speak Spell şarkısının tamamını çalabilen bir grup vardı.
اصطحبني إلى حفلةٍ سرّيّة حيث شكّلوا فرقةً كاملةً من "كلمة و تهجئة".

Bugüne kadar hiçbiri göçün tamamını yürüyerek geçemedi.
لم يحدثُ مطلقاً أن تتبع أحدٌ هجرتها ...كاملةً سيراً على الأقدام حتى الآن...

Ben koca bir cüce kabilesi kusmuştum.
تجشّأتُ قبيلةً كاملةً من الأقزام.

Sen fazla içtin diye koca harekâtım tehlike altında.
"مهمتنا كاملةً في خطر فقط لأنّكِ شربتِ بضعة كؤوس زائدة"

Cosa Nostra'nın koca liderliğini almayı isteyebilecek kadar deli olan çok kişi yok.
قائمة صغيرة من أشخاصٍ مجانين بما يكفي كي يستولواْ على إدارةِ عصابةِ "كوسا نوسترا" في أمريكا كاملةً.

Bizi buraya getirmek için bile koca bir lanete ihtiyaç vardı. - Şapka olmadan...
فقد احتجنا لعنةً كاملةً للوصول إلىهناأساساً،ودونالقبّعة...

Şimdi birleştir hepsini.
والان الجملة كاملةً

Ama hepsini değil.
ولكن لم يسلِمناها كاملةً

New York'ta Cruella'ya hepsini anlatmış.
روى القصّة كاملةً على (كرويلا) في "نيويورك"

Kadın kurban, boynu yırtılmış, kanı tümüyle emilmiş.
ضحية أنثى شقت رقبتها، وسُحبت دمـائها كاملةً.