"كانَ هناك" - Translation from Arabic to Turkish

    • vardı
        
    • varsa
        
    Anlamı, sen doğduğunda yüzünde bir duvak gibi parlaklık vardı. Open Subtitles إنَّهُ يعني أنَّكِ عندما ولدتِ كانَ هناك بريق على وجهك
    Yeni 17 yaşıma basmıştım ve görülecek bir dünya tanışılacak insanlar keşfedilecek yerler vardı. Open Subtitles كُنتُ في عُمر السابعَة عشَر و كانَ العالمُ جديداً و كانَ هناك الكثير لأقابلهُم و أماكِن لأكتشفها
    Nehrin oradayken, orada bir şey vardı o öpücük o kadar kusursuzdu ki. Open Subtitles عندَ النهر كانَ هناك شيئاً فى هذه القبلة , شئ مثالى
    Onda çok fazla kara büyü ve şeytanlar hakkında şey vardı. Open Subtitles لقد كانَ هناك الكثير عن السحر المظلم والشياطين
    Eğer ablamın hayatta olması için bir şans varsa, onu bulacağım. Open Subtitles إن كانَ هناك فرصة بأن تكون أختي حية فسوفَ أعثر عليها
    Cümlenin sonunda kocaman boşluk vardı. Open Subtitles كانَ هناك مسافة طويلة في نهاية ذلكَ الخط
    Belki de banyo kapısının üstünde bir pencere vardı. Open Subtitles أجل، ربما كانَ هناك نافذة صغيرة على باب الحمام.
    Aramızda kalsın, o adamda gizli bir şeyler vardı. Open Subtitles بيني وبينكم، كانَ هناك أمر غريب بذلكَ الرجل.
    Yeraltı demiryolları tarafından kurtarılan tüm bu hayatlar için,... Başaramayan pek çok halkta vardı. Open Subtitles مع أنّهُ تمَّ إنقاذ الكثير من الأرواح بفضل السكة الحديدة التي تحتَ الأرض، كانَ هناك الكثير من الأشخاص الذينَ لم ينجوا.
    Ahhh! Göz yaşartıcı gaz vardı. Open Subtitles كانَ هناك الغاز المُسيل للدموع
    Belli başlı kelimeler ve ifadeler vardı. Open Subtitles كانَ هناك كلماتٍ محددة , عباراتٍ محددة,
    "Telaşeyi andıran bir hışırtı vardı, Open Subtitles كانَ هناك صوتٌ يَتعالى ، كأنه * * ..
    Eski bölgemde bir O'Reily... ailesi vardı St. Patrick'de... Open Subtitles كانَ هناك عائلة (أورايلي) في إبريشيتي السابقة، (سانت باتريك)
    Sonra bir grup vardı /b/ adında. Open Subtitles و أيضاً كانَ هناك مجموعة تدعى (بي) صفحة أو حائط (بي),
    Yaraları vardı... onun. Open Subtitles ...كانَ هناك ندبات هو
    Gloria'nın şöminesinde öldüğü gece yaktığı bir mektup vardı. Open Subtitles ... (كانَ هناك خِـطـاب في مِدخَــنـةِ (جلوريا . تَـمّ حرقـه في لـيــلـةِ مَوتِــها
    Eğer başka bir sebebi varsa lütfen söyle, dinliyorum. Open Subtitles لا, إن كانَ هناك سبب آخر فمن فضلكِ, أنا مُصغيّ.
    Oh, ve kapıda düğüm varsa, hiç girmeyin bile. Open Subtitles وإن كانَ هناك ربطة عنق على الباب لا تدخلوا أبداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more