"كان أكثر" - Translation from Arabic to Turkish

    • daha çok
        
    • çok daha
        
    • daha da
        
    • fazlası vardı
        
    • öte
        
    • en çok
        
    • daha fazla
        
    Eski kafalı dansın senin daha çok stilin olduğunu düşünmeliydim. Open Subtitles كان يمكن أن أفكر ان الرقص المربع كان أكثر طريقتك.
    Balodan önceki haftalarda evde bir telaş olur ama personel mi, çocuklar mı daha çok heyecanlanır bilmem. TED قبل الحفلة الموسيقية الراقصة بأسابيع كانت الدار في موجة نشاط ولا أعرفُ من كان أكثر حماسًا الموظفين أو الأطفال.
    15 yıl sonra, küresel ısınmanın kanıtları çok daha güçlüydü. TED بعد 15 سنة، الدليل على الاحترار العالمي كان أكثر قوة.
    Adına yardım dediler ama bundan çok daha fazla bir şeydi. Open Subtitles يقولون عنها , إنها إغاثة لكنّه كان أكثر بكثير من ذلك
    Senin için bir iş arkadaşından daha da ötesiydi, değil mi? Open Subtitles لقد كان أكثر من مجرد زميل عمل بالنسبة لكِ، أليس كذلك؟
    Dinle, birkaç kez çıkmaktan daha fazlası vardı. Open Subtitles استمعي . لقد كان أكثر من مجرد مواعيد. نحن كنا..
    Yani bu durum politik zafiyetten öte bir şeydi. Open Subtitles اليوم يمكن للمرء أن يدرك أن ما حدث كان أكثر من مجرد جهل بأمور السياسه
    Tutukluluk koşullarında en çok sıkıntı çeken oydu fakat Amerikan demokrasisini anlamıştı. TED كان أكثر من عانى في ظل ظروف السجن هذه، ومع ذلك فهم الديموقراطية الأمريكية.
    Disko Çağı denen dönemdi ama benim için, daha çok Mantar Yetiştirme Çağıydı. Open Subtitles هذا كان أثناء ما يسمّى بعهد قاعة الرّقص ولكنّ لي , هو كان أكثر , عهد عيش الغراب الكافي
    Keşke daha çok kazansam, ama bir kamburu atamıyorum üstümden. Open Subtitles أَتمنى لو كان أكثر , أفعل مابوسعى لكنى لا أَستطيع التغلب على بعض العقبات
    Biliyorum, ama afacan periler birer ruhtur, bu daha çok bir şekil almaydı. Open Subtitles أنا أعلم ، لكن الأرواح الشريرة مجرد أرواح هذا كان أكثر ظهوراً
    Aslında, daha çok bir kabustu, anlatmamayı tercih ederim. Open Subtitles في الحقيقة كان أكثر من كابوس وأفضل عدم التحدث عنه
    Ama dürüst olmak gerekirse MR, 4 saat boyunca elini tutmaktan daha çok işe yaradı. Open Subtitles رغم أنّ الرنين بكل صراحة كان أكثر فائدةً بكثير من جلوسها بقربكَ أربع ساعات
    Bu etkileri daha önce hissetmiştim ama bu çok daha güçlüydü. Open Subtitles .لقد شعرت بهذا التأثير من قبل .لكن هذا كان أكثر فاعلية
    İkimiz de biliyoruz, sen Charlie için bir öğretmenden çok daha ötesin. Open Subtitles هيا , كلانا يعرف أنك كان أكثر بكثير من مجرد معلم لتشارلي
    Makarna oynamak, bir hastalık hastasıyla uğraşmaktan çok daha kolaydı. Open Subtitles اللعب بالمعكرونة كان أكثر متعة من التعامل مع مريض بالوسواس
    daha da şaşırtıcı olan Budrus halkı başarmıştı. TED ما كان أكثر إثارة للدهشة حتى هو حقيقة أن بدرس قد نجحت في إنجاز الهدف.
    Zihnim tarafından öylesine ele geçirilmiştim ki hayallerim her zamankinden daha da gerçek geliyordu bana. Open Subtitles لقد استولت على ذاكرتى بإلحاح حتى أنها كان أكثر حقيقة لى من الذى يقع أمامى
    Ve daha da zengindi. Mormon olmasa tüm gece kalacaktı. Open Subtitles و كان أكثر ثراءً أيضاً و لو لم يكن مهتماً باللحاق بأتباع الكنيسة
    - Şansım yaver gitti. Aslında, şanstan biraz daha fazlası vardı. Open Subtitles ...لقد كنت محظوظ، فعلياًً لقد كان أكثر من مجرد كونه حظ
    İnan bana daha fazlası vardı. Yani,çocuğun kafasını koparıyordu. Open Subtitles بل كان أكثر من ذلك لقد كادت أن تقتلع رأسه.
    Bir arkadaştan da öte, bir ortak... Öldürülmüş. Open Subtitles كان أكثر من مجرد صديق، كان شريكاً، قد قُتل.
    Şimdi, eğer bu dünyada en çok güvendiğin insan bunları düşünmekle kalmayıp, aynı zamanda o şeyleri onunla beraber olmamak için kullanırsa ne hissedersin? Open Subtitles ماذا كنت ستفعل ، إذا كان أكثر شخص تثق فيه ؟ لا يفكر فقط في ذلك ولكن يستخدمها كسبب لكي لا يكون بقربك
    Ücret başta çok fazla değil ama burada aldığımdan daha fazla. O yüzden... Open Subtitles إن المرتب ليس كبيراً للبدء به لقد كان أكثر مما أربحه هنا ، لذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more