"كان عليك فعله" - Translation from Arabic to Turkish

• yapman gereken
• yapman gerekiyorsa
• Yapmak zorunda olduğun
• yapmak zorunda kaldığın
• Yapman gerekeni
• yapmanız gereken

Bu çok iyi. Tek yapman gereken bana söylemekti.
حسنا، هذا جيد، كل ما كان عليك فعله هو إخباري

Tek yapman gereken birisini öldürmekti.
و كل ما كان عليك فعله هو أن تقتل لتحقق هذا

Ve tek yapman gereken laboratuvarıma asit dökmekti, doğru mu?
وكل ما كان عليك فعله هو سكب الحمض في المعمل صحيح ؟

Ama kendini güvende tutacak ne yapman gerekiyorsa, yap.
ولكن مهما كان عليك فعله لتبقى آمناً فافعله

- Çok üzgünüm. - Yapmak zorunda olduğun şeyi yaptın.
أنا آسفة جداً،لقد فعلت ما كان عليك فعله

Naveed'e yapmak zorunda kaldığın şeyi anlıyorum.
أتفهم ما كان عليك فعله مع (نافيد).

Planımıza sadık kalıp Yapman gerekeni yapsaydın, şu anda hayatta olurdu.
لو انك اتبعت خطتنا , لو أنك فعلت ما كان عليك فعله لكان سيكون حياً الآن

yapmanız gereken tek şey o adamın etrafında dolanıp bir şeylerle oyalamaktı.
الشيئ الوحيد الذي كان عليك فعله هو الدخول بين ملابس رجل الدين

Tek yapman gereken opera çıkışında beni tanımaktı.
كل ما كان عليك فعله التعرف إلي خارج خارج دار الأوبرا

Tek yapman gereken sözünü tutmaktı ama bunu beceremedin.
كل ما كان عليك فعله هو الحفاظ على كلمتك و لم تستطع القيام بذلك

Tek yapman gereken çantaları değiştirmekti. Ne kadar zor olabilir ki?
كل ما كان عليك فعله هو تبديل الحقائب كيف يكون هذا صعباً ؟

Tek yapman gereken çıkıp işini yapmak ve eve gitmekti. - Hepsini hesapladım.
كل ما كان عليك فعله ، كان واضحا تؤدي عملك ، ثم تعود إلى منزلك

Tek yapman gereken çıkıp işini yapmak ve eve gitmekti.
كل ما كان عليك فعله ، كان واضحا تؤدي عملك ، ثم تعود إلى منزلك

Tek yapman gereken o sikik randevuya gitmendi.
كل ما كان عليك فعله هو الذهاب إلى موعدكما. بكل بساطة.

Sonra tüm yapman gereken, kimse görmeden anahtarı cebine koymak oldu.
كل ما كان عليك فعله هو أن تضع المفتاح في جيبه بينما لم يكن هناك أحد ينظر

ve bunu elde etmek için tüm yapman gereken geri kalanlarımızı tehlikeye atmaktı.
وكل ما كان عليك فعله للحصول عل ذلك ان تضع بقيتنا جميعاً فى الخطر

Sadece üç ay önce yapman gereken şeyi yapmanı istiyorum.
فقط أطلب أن تفعل ما كان عليك فعله قبل ثلاثة أشهر

- Ne yapman gerekiyorsa, Valentine. - Ne yapmam gerekiyorsa.
(ما كان عليك فعله يا (فالانتاين- ما كان عليك فعله-

- Yapmak zorunda olduğun şeyi yaptın.
فعلت ما كان عليك فعله