| Amcana söyleyeceğin bir şey varsa ona söyle. | Open Subtitles | إذا كان لديك شيء لتقوله لعمك، فلتخبره إذاً |
| Eğer yapmanız gereken ıslak (wet) bir şey varsa, İstediğiniz yere gitmekte özgürsünüz. | Open Subtitles | إذا كان لديك شيء فلك الحرية لتذهبي إينما تريدين |
| Eğer söyleyeceğin bir şey varsa delikanlı gibi suratıma söyle. | Open Subtitles | إذا كان لديك شيء لتقوله لي على الأقل تحل بالشجاعه وقلها |
| Michael, söyleyecek bir şeyin varsa bunu bütün sınıfla paylaş. | Open Subtitles | , مايكل كافري , إذا كان لديك شيء لتقوله . يمكنك قوله بالفصل |
| Merak ettim de, mavi bir şeyin varsa, onu ödünç alabilirim. | Open Subtitles | وأتساءل إن كان لديك شيء أزرق أستطيع استعارته |
| Eğer verecek bir şeyiniz yoksa, bendekileri de almayın. | Open Subtitles | اذا كان لديك شيء لتعطيني اياه فلا تتركني خاوي اليدين |
| Dışarı çıktığında parçalayacak bir şeylerin olursa hepimiz için daha iyi olacağını düşündüm. | Open Subtitles | لقد اتضح لي انه من الافضل اذا كان لديك شيء لتحطمه عندما تخرج |
| Eğer söyleyecek başka şeylerin varsa, neden gidip avukatımla konuşmuyorsun? | Open Subtitles | وإن كان لديك شيء آخر لم لا تتحدثي مع المحامي |
| - Eğer bana söyleyeceğin bir şey varsa şimdi, burada söyleyeceksin. | Open Subtitles | - إن كان لديك شيء لتقوليه لي أخبريني الآن, الآن حالا |
| Eğer bize söylemeniz gereken bir şey varsa ne kadar erken söylerseniz o kadar iyi. | Open Subtitles | ان كان لديك شيء تريدين اخبارنا به كلما كان باكرا احسن |
| Eğer benden sakladığın bir şey varsa ne olduğunu kesinlikle öğrenirim ve canım pahasına onu mahvederim. | Open Subtitles | إذا كان لديك شيء تخفينه عني سأعرفه بالتأكيد و سأدمره مهما كان |
| Eğer sende birinin istediği bir şey varsa, onlarla yatamaz mısın demektir? | Open Subtitles | إن كان لديك شيء يريده أحدهم أيعني هذا أنه لا يمكنك مطارحته الفراش؟ |
| Elinde bu tarz bir şey varsa dinlemek isteriz. | Open Subtitles | فيما لو كان لديك شيء من هذا القبيل فإننا مستعدون لسماعه |
| Yani, söyleyecek bir şeyin varsa, bunu şimdi söylemelisin. | Open Subtitles | إذاً، إن كان لديك شيء لتقوله فيجدر بك قوله الأن |
| Hava alıyoruz şimdi, söyleyecek bir şeyin varsa daha sonra ara. | Open Subtitles | اذا كان لديك شيء لتقوله و قله في وقت لاحق |
| Eğer saklayacak bir şeyiniz yoksa öyleyse neden gitmemiz konusunda endişelisiniz? | Open Subtitles | إذا كان لديك شيء تخفيه لماذا أنت قلق جداً لتركك؟ |
| Tek isteğim, yaşadıklarını araştırdığında yolcuğunu hatırlıyor olabilmendi böylece kıyaslayacağın bir şeylerin olurdu. | Open Subtitles | أتمنى فقط لو أنك تستطيع تذكر تلك الرحلة عندما ذهبت أنت فيها لأول مرة لذا كان لديك شيء لتقارنها به |
| Söyleyecek bir şeylerin varsa şimdi söylemen yararına olur. | Open Subtitles | إن كان لديك شيء لتقوله فمن الأفضل أن تخبرني به الآن |