"كان يستعد" - Translation from Arabic to Turkish

    • hazırlanıyordu
        
    Geçenlerde bir arkadaşımın evindeydim. Beş yaşındaki çocuğu yatmaya hazırlanıyordu. TED كنت مؤخرًا في بيت صديقي، وطفلهم ذو الخمسة أعوام كان يستعد للذهاب إلى النوم.
    Birkaç hafta önce. Okula gitmeye hazırlanıyordu. Open Subtitles لقد بعث لي رسالة إلكترونية منذ أسابيع، كان يستعد لدخول المدرسة
    Bay Hunter ya parayı ödemeye hazırlanıyordu, ya da cinayet işlemeye. Open Subtitles اما ان السيد هنتر كان يستعد للدفع, او انه كان يستعد للقتل
    Bir şey imzalamaya hazırlanıyordu yani öne eğilmişti. Open Subtitles كان يستعد لتوقيع شيء مما يعني بأنه كان يتكيء
    Anladık ki, ülkeyi terketmek için hazırlanıyordu yani kesinlikle yeni bir pasaporta ihtiyacı olacak. Open Subtitles نحن افترضنا أنه كان يستعد للفرار من البلاد لذا فهو بالتأكيد سيكون بحاجة إلى جواز سفر جديد
    Kızıl Ordu nükleer savaşa hazırlanıyordu. Open Subtitles الجيش الأحمر كان يستعد لحرب نووية
    Dostumuz Malcom Noma'da hamur işi mutfağı yönetmek için hazırlanıyordu, dünyanın en iyi Noma'sı Kopenhag'da, bilirsiniz etkiyi. TED صديقنا "مالكوم" كان يستعد لإدارة مطبخ للمعجنات في "نوما"، نعم، "نوما" هي الأفضل في العالم، في كوبنهاغن، وأنت تعرف الأجواء.
    Birşey için hazırlanıyordu. Open Subtitles كان يستعد لشيء ما
    Sana dönmek için ayrılmaya hazırlanıyordu. Open Subtitles هو كان يستعد للعودة لك
    - O--o Houston' da ki büyük yarış için hazırlanıyordu. Open Subtitles لقد - كان يستعد لمنافسة كبيرة في هيوستن .
    George, Dallas'ın ayaklarını yerden kesmeye hazırlanıyordu. Open Subtitles جورج كان يستعد لأبهار دالاس
    Ateş etmeye hazırlanıyordu. Open Subtitles لقد كان يستعد للإطلاق النار.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more