"كبيرة مثل" - Translation from Arabic to Turkish

    • gibi büyük
        
    • kadar büyük
        
    • Böyle büyük
        
    Şu anda bunu A.B.D. gibi büyük ve zengin bir ülkenin yapacağını düşünebiliriz. TED الآن يمكننا أن نفكر في دولة غنية كبيرة مثل الولايات المتحدة للقيام بذلك.
    Kızımın Delhi gibi büyük bir şehirde oynamasına izin veremem. Open Subtitles ابدا. لن اترك ابنتى تلعب فى مدينة كبيرة مثل ديلهى
    Deprem ve tsunamiden sonra... ...insanların spor salonu gibi büyük bir mekana tahliye edilmesi gerekiyordu. TED بعد الزلزال والتسونامي، وكان يتم إخلاء الناس إلى غرف كبيرة مثل قاعات المدارس للألعاب رياضية.
    Özel firmalar, ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, mesela Lenovo, bir şekilde devlet vesayetinde. TED والشركات الخاصة .. مهما كانت كبيرة .. مثل لينوفو مثلاً تعتمد بعدة طرق على معونات الحكومة
    Bir çamaşır makinesi kadar büyük olan geliştirdiği bu makine 13 Ocak 1976'da piyasaya sürüldü. TED و هذه الآلة التي كانت كبيرة مثل آلة الغسيل، أُطلقت في الثالث عشر من يناير 1976.
    Sadece göç edecekleri zaman Böyle büyük gruplar halinde toplanırlar. Open Subtitles أنهم يجتمعون فقط في مجموعات كبيرة مثل هذه عندما يهاجرون.
    Cologne Opera Binası gibi büyük bir alanı doldurabilecek sesi çıkaramazdı. TED ولم يستطع إحداث الصوت الذي قد يملأ مساحة كبيرة مثل مساحة دار الأوبرا في كولونيا.
    Bunu görmelisiniz. Böyle B-52 gibi büyük bir uçak. Open Subtitles عليك رؤيتها , انه منظر رائع طائرة كبيرة مثل الـــ 52
    Bunu görmelisiniz. Böyle B-52 gibi büyük bir uçak. Egsozuyla bahçede tavuk kızartır... Open Subtitles عليك رؤيتها , انه منظر رائع طائرة كبيرة مثل الـــ 52
    Bunun gibi büyük bir çemberde güneşinizin yörüngesinde ve burada, en geniş noktasında bir göktaşı kuşağını geçiyor. Open Subtitles انه يدور حول شمسك في دائرة كبيرة مثل هذه وعبر حزام نجمي في فضائه الكبير
    Kitap yazmak gibi büyük bir haberin varsa önce bana söylersin sanıyordum. Open Subtitles أظن لو أن لديك أخبار كبيرة مثل أنك ستؤلف كتاباً
    Ama, tamami Arap olan Ramleh gibi büyük bir sehir için, Open Subtitles لكن هل يمكن أن تؤدى إسرائيل عملها مع بلدة كبيرة مثل رام الله
    Olimpiyat gibi büyük organizasyonlarda tecrübeli atletler seçilmelidir. Open Subtitles لأجل لعبة كبيرة مثل الألعاب الأولمبيّة، رياضي ذو خبرة يجب أن يشترك.
    Ama Mumbai gibi büyük bir şehirde, seni nasıl bulacak? Open Subtitles ولكن في مدينة كبيرة مثل مومباي كيف سوف يجدك؟
    Fakat "Event Horizon Telescope" gibi büyük projeler disiplinler arası uzman farklı insanların masaya getirilmesi nedeniyle başarılıdır. TED لكن مشاريع كبيرة مثل تليسكوب الآفاق هي ناجحة بسبب الخبرات التي تنتمي للعديد من التخصصات التي يتشارك بها العديد من الناس
    Günün sonunda, Çinli büyük bilge Lao Tzu'nun söylediği gibi "Büyük bir ülkeyi yönetmek, minik bir balığı pişirmeye benzer. TED وبعد كل ذلك , الحكيم الصيني العظيم لو تزو قال , " قيادة دولة كبيرة مثل طبخ سمكة صغيرة .
    Ne biliyor musunuz? Kalnet gibi büyük bir şirketin bizi kontrol altına almasından korkuyorum. Open Subtitles أنا خائف أنَّهُ إذا تركنا شركة كبيرة مثل "كالنيت" تستولي علينا
    Rusya kadar büyük bir ülkeye cumhuriyet rejiminin uygun olduğunu hiç sanmıyorum. Open Subtitles لم أعتقد أبداً بأنّ النظام الجمهوري صالح للحكم بالنسبة لدولة كبيرة مثل روسيا
    Dahası eğer bu kadar büyük bir balık yakalarsan geri kalan ömrün boyunca hava atabilirsin... Open Subtitles علاوة على ذلك اذا امسكت بسمكة كبيرة مثل هذة انت يمكن ان تفتخر بة لبقية حياتك
    Diplomatik kargo paketleri bir mektup kadar küçük de olabilir bir konteyner kadar büyük de. Open Subtitles حسناً، الحقيبة الدبلوماسيّة يُمكن أن تكون صغيرة مثل المُغلف أو كبيرة مثل حاويات الشحن.
    Bir belediye, New York kadar büyük... Open Subtitles مجلس إدارة مدينة.. حتى لو كانت كبيرة مثل نيويورك
    Sadece göç edecekleri zaman Böyle büyük gruplar halinde toplanırlar. Open Subtitles أنهم يجتمعون فقط في مجموعات كبيرة مثل هذه عندما يهاجرون.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more