Para saymaktan ellerime kramplar girdi... onun için cevap: "çok fazla". | Open Subtitles | إن يداي تؤلماني من كثرة العد و لكنني سأقول كثيراً جداً |
- Belki de bu ilk sefer için çok fazla oldu. - Denemek zorundayız. | Open Subtitles | ـ ربما هذا كثيراً جداً على رحلة واحدة ـ علينا أن نحاول |
- Ben aşçı, berber, terziyim. - Bizim için çok fazla, dışarı! | Open Subtitles | ـ طباخ، خلاق، خياط ـ كثيراً جداً لنا، مع السلامة |
Hem de çok kötü ve burası neresi veya buraya nasıl geldim, bilmiyorum. | Open Subtitles | كثيراً جداً لا أعرف ما هذا المكان أو كيف وصلت إلى هنا |
Daha onu tanımıyorum bile ama o kadar çok sevmişim ki. | Open Subtitles | أنا بالكاد عرفته ولقد أحببته كثيراً جداً |
Ben... bilirsin, son zamanlarda gelecek hakkında çok fazla konuşuyoruz ve, uh... demek istediğim, her zaman evleneceğimizi farzediyordum. | Open Subtitles | حسناً. أتعلم, لقد كنا نتحدث كثيراً جداً عن المستقبل مؤخراً. و.. |
Demek istediğim çok fazla yapmadım, ama bu da ilk seferim değildi. | Open Subtitles | أعني لم أقم بهذا كثيراً جداً و لكنها لم تكن الأولى |
çok fazla ticaret yaparım, bazen izini sürmek oldukça zor olabiliyor. | Open Subtitles | انني أتاجر كثيراً جداً, و من الصعب تذكر مصادرها جميعاً. |
Bence sana gereğinden fazla ilaç veriyor. çok fazla hem de. | Open Subtitles | أرى أنّه يعطيكِ كثيراً من العقاقير كثيراً جداً |
Aramızda kalsın ama işin hakkında çok fazla konuştuğunu düşünüyor. | Open Subtitles | لكن فقط بيننا إنها تعتقد أنك تتحدث كثيراً جداً حول وظيفتك |
Bunu alamam, efendim. Bu çok fazla. | Open Subtitles | لا أستطيع أن آخذ هذا المبلغ إنه كثيراً جداً |
Ve ha, sadece çok fazla direnmek oldu? | Open Subtitles | وقد كان ذلك كثيراً جداً مما جعلك غيرُ قادرٍ على مقاومته؟ |
Sanırım şu an onu çok fazla görmek istiyorum. | Open Subtitles | اعتقد انني اريد ان اراها كثيراً جداً الأن |
Çok çalışıyordum. çok fazla çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت فقط اعمل كثيراً لقد كنت اعمل كثيراً جداً |
Kendimi tutamıyorum, çok fazla konuşuyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعلم لماذا لا أستطيع أن أوقف نفسي إنني أتحدث كثيراً جداً - أوه! - أوه. |
Tanrım! Bu sorumluluk benim için çok fazla. Bu adil değil! | Open Subtitles | أوه، يالله، هذا كثيراً جداً المسؤلية علي، هذا ليس عادلاً! |
Şan ve şöhret için çok fazla. | Open Subtitles | كثيراً جداً علي الثروة والشهرة |
Sevgilim, seni çok seviyorum, Hem de çok. | Open Subtitles | عزيزتي،أحبككثيراً، كثيراً جداً |
Ben de çok düşündüm, Hem de çok. | Open Subtitles | ... لقد فكرت كثيراً جداً في الأونة الأخيرة ، كثيراً و |
- Hem de çok. Teşekkür ederim. - Porthos, içkiyi ver. | Open Subtitles | كثيراً جداً , شكرا لك - بورذوس , البراندي - |
Hayatımda hiçbir şeyi bu kadar çok arzulamamıştım, yani... | Open Subtitles | انا .. انا لم احب اي شيئ كثيراً جداً في حياتي |
Sonrasında o kadar çok içeceksin ki başın ağrıyacak. | Open Subtitles | ولكنك بعدها ستشرب كثيراً جداً وهذا سيؤدي للصداع |