"كجواب" - Translation from Arabic to Turkish

    • cevap olarak
        
    • cevabını
        
    • ı cevap
        
    • cevap gibi
        
    • olarak kabul
        
    • kabul etmiyordu
        
    Onun için "hayır"ı cevap olarak kabul etmek zorunda değilsin. Open Subtitles حسنا ، ليس من الضروري أن تعتبري الرفض كجواب لها
    Hayır'ı cevap olarak kabul etmedik, onun yerine soru olarak algıladık. TED نحن لا نقبل بكلمة " لا " كجواب لطلبنا بل كسؤال
    Matilda West, meydan okuyan birini asla reddetmeyen ya da hayırı cevap olarak kabul etmeyen her zaman güçlü doğaya sahip bir kadın tipidir. Open Subtitles ماتيلدا ويست كانت دوما قوة من قوى الطبيعة إمرأة من النوع الذي لا ينسحب من التحديات أبدا ولا يقبل بـ لا كجواب
    Asla "hayır" cevabını kabul etmez. Daha önce istediği bir şeyin olmadığı görülmemiştir. Open Subtitles لا يحصل على حقائق مغلوطه أبداً ولا يقبل بكلمه " لا " كجواب
    Yeni sağ kolum her zaman hayır cevabını kabul etmiyor. Open Subtitles عددي الجديد إثنان لا يحصل دائما على لا كجواب
    Arkamı bir döndüm ki Cecilia geldi, ilahi bir cevap gibi. Open Subtitles لقد فقدت الاتجاهات تماما و حينها ظهرت سيسيليا كجواب من السماء
    İki ay önce onu terk etmeye çalışmıştı ama kadın reddedilmeyi kabul etmiyordu. Open Subtitles حاول هُجرانها قبل شهرين، لكن لمْ تقبل بالرفض كجواب.
    Pardon, güzel bayan, ama ben cevap olarak hayırı kabul etmiyorum. Open Subtitles . أعتذر ، يا أيتها السيدة الجميلة ، لكنني لن أقبل لا كجواب
    Bilmiyorum ama sana bir şey söyleyeceğim. Hayır'ı cevap olarak kabul etmiyorum. Open Subtitles أنا لا أَعْرف، لكنِّي سأُخبرك بأمر واحد أنا لا أقبل "لا" كجواب
    Ne istiyorlarsa yapman lazım. cevap olarak "hayır"ı kullanma. Open Subtitles . يجب أن تجعلهم يريدونك . لا تأخذ "لا" كجواب
    Senden hoşlanıyorum, Sue Heck, ve hayırı cevap olarak kabul etmiyorum. Open Subtitles (إني معجب بكِ ، (سو هيك ولن أقبل بـ (لا) كجواب
    Adam "Hayır" ı cevap olarak kabul etmiyor. Open Subtitles ذلك الشخص لا يعرف كيف يقبل 'لا' كجواب
    Özellikle bir şirket hayır cevabını kabul etmedi. Open Subtitles شركة واحدة لا تأخذ كلمة لا كجواب.
    Personelin çoğunun gelmesine ihtiyacımız var, bu yüzden hayır cevabını kabul etmiyorum. Open Subtitles افعلها به، "بوب". "بيري"، نحتاج إلى إقبال كبير من الموظفين، لذا لن نقبل بـ "لا" كجواب.
    Rica edeceğiz, yalvaracağız ve hayır cevabını kabul etmeyeceğiz. Open Subtitles نحنُ سنستجدي ، ونحنُ سنتذرع ، ونحن لن نأخذ "لا" كجواب
    Peki. Hayır cevabını kabul etmeyeceğim. Çünkü ben bunu reddederim. Open Subtitles لن اخذ "لا" كجواب لأنني ارفض ذلك لأنني فائز
    Tamam, bir şans daha veriyorum ve ret cevabını kabul etmem. Open Subtitles حسنًا، سأقوم بمحاولة آخرى لن أقبل "بلا" كجواب
    Sana cevap gibi bir şey vereyim o zaman. Open Subtitles أخبرني لو بدا هذا كجواب
    Melissa onunla arkadaş olmak istiyordu ben anlayışlı olmaya çalıştım ama o hayırı cevap olarak kabul etmiyordu. Open Subtitles (ميليسا) مازالت صديقة معه، لذلك حاولت أن تفهم، لكنه لم يأخذ لا كجواب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more