"كرجلٍ" - Translation from Arabic to Turkish

• Erkek gibi
• bir adam olarak
• bir insan olarak
• bir erkek
• biri gibi
• bir adam gibi
• gibi konuştun

Gel de gerçek bir Erkek gibi dövüş benimle.
لم لا تأتي وتقاتلني كرجلٍ حقيقي؟

40 yaşında bir adamın kaybolduğu bildirilmiş üç gün sonra yaşlı bir adam olarak ölmüş.
رجل في الأربعين من عمره تمّ التبليغ عنه على أنّه مفقود مات بعد ثلاثة أيّام كرجلٍ مسّن

Renkli bir insan olarak jürinin verdiği karara çok öfkelendim.
كرجلٍ أسمر, عليّ أن أشعر بالعار من الحكم.

Seni kilisede ilk gördüğüm zaman tıpkı bir erkek gibiydin.
عندما رأيتك لأول مرة في الكنيسة لقد بدوت كرجلٍ حقاً

Diyorum ki; hiç de masum biri gibi davranmıyor, değil mi?
أعني بأنه لا يتصرف كرجلٍ بريء أليس كذلك ؟

Aynı, başının üstünde küçük, boyalı ve tahta bir ördek olan, gölün içinde dikilip duran bir adam gibi mi?
كرجلٍ يقف في بحيرة مع بطةٍ خشبيةٍ مجسمة على رأسه؟

- Bu yollardan geçmiş birisi gibi konuştun.
تتحدّثُ كرجلٍ يجني نصيبه العادل.

# Erkek gibi konuş
* تحدّث كرجلٍ *

# Erkek gibi yürü evlat
* امشِ كرجلٍ يا بُنيَّ *

# Erkek gibi yürü
* امشِ كرجلٍ *

Evet, Manhattan sokaklarını özgür bir adam olarak arşınlamaya başlarsan.
"نعم ، تمشي في شوارع "مانهاتن كرجلٍ حرٍ مرة أخرى

Cesur bir adam olarak saldığın ün asılsızmış galiba.
ربّما شهرتكَ كرجلٍ شجاع لا أساس لها من الصحّة ؟

Bekar bir adam olarak karı koca arasındaki koparılamaz bağı anlayamazsın.
كرجلٍ غير متزوج، لا يمكنك أن تأمل أن تعرف الصلة الغير قابلة للكسر بين الرجل وزوجته.

"Hayatının geri kalan yıllarını özgür bir insan olarak geçirdi."
ولما تبقى من عمره عاش كرجلٍ حرٍّ.

Özgür bir insan olarak ilk gecen.
أوّل قسط من الراحة لك كرجلٍ حرّ.

Canavar olarak yaşamak mı yoksa iyi bir insan olarak ölmek mi?
... بأنتعيشكوحش أم تموت كرجلٍ جيّد

Önünde bir Prens olarak değil aşık bir erkek olarak diz çöküyorum.
سأجثي أمامكِ ليس لأني أمير، لكن كرجلٍ عاشق

Evde bekleyen bir bebeği olmayan biri gibi. Bazı müthiş haberlerim var.
كرجلٍ ليسَ لديهِ طفلٌ في المنزل لديَّ أخبارٌ جيدة

- "Araştırmacı" kulağa hoş geliyor ama muhtemelen işsiz biri gibi deniz kenarında bir yerde balık tutuyordur.
- كلمة "باحث " تبدو لطيفة - لكن على الأرجح بأنه يصيد بجانب النهر في مكان ما كرجلٍ عاطل

"Ne yapacağını iyi bilen bir adam gibi...
عرّاها من ثيابها بسرعةٍ هائلة كرجلٍ

Gerçek bir adam gibi konuştun.
تتحدث كرجلٍ حقيقي

tıpkı fakir bir zenci gibi konuştun.
تبدو كرجلٍ أسودٍ مثيرٍ للشفقةِ الآن