takım gibi çalışmadığı için kovulan güvenliğimize binadan ayrılırken eşlik etmek zorunda kalabilirler. | Open Subtitles | قد يحتاجون إلى إخراج فريق الأمن الحالي من المبنى بسبب عدم عملهم كفريق |
Kaptan Marvel yakalandı eğer onu kurtarmak istiyorsak, takım gibi hareket etmeliyiz. | Open Subtitles | , كابتن مارفل تم أسره . ونحن يجب ان نتصرف كفريق لأنقاذه |
Ekip, bu yunusların yalnız olmadığını, takım halinde avlanmak için toplandığını görünce şaşırdı. | Open Subtitles | الطاقم مندهشون لبجدوا ان هذه الدلافين ليست منعزلة لكنهم يأتون معاً للصيد كفريق |
Eğer takım halinde çalışırlarsa bir aslanı bile korkutacaklarını anlayacak kadar zeki oldular. | Open Subtitles | ذكي بما فيه الكفاية ليعرف أن لديه فرصة أكبر في إخافة الأسد إذا ما عملوا كفريق |
Ondan bahsederken aslında her ikisinden bir ekip olarak bahsediyorum. | TED | لكن عندما أتكلم عنه، أنا فعليا أتحدث عن كليهما كفريق. |
grup olarak - ding dong - Merhaba, kim katıldı? Selam, ben Joe. Evden çalışıyorum bugün. (Kahkahalar) Selam Joe, katıldığın için teşekkürler. | TED | كفريق ، نحتاج أن نقرر اذا ، بلوب بلوب ، أهلاً ، من انضم إلينا الآن ؟ |
Uyumlu bir ekip halinde saldırmak yüksek düzeyde sosyal işbirliği gerektirir ve bu da memelilerin özelliklerinde biridir. | Open Subtitles | الهجوم كفريق متماسك يتطلب درجة عالية من التعاون الاجتماعي، وذلك اختصاص آخر من اختصاصات الثديّات. |
Biliyorsun, beraber takılabilirsiniz, takım gibi çarpışın ama şöyle bir mesele var ki, bu adadan sadece bir kişi sağ çıkacak. | Open Subtitles | اتعلم يمكنكم ان تبقوا معاً و تقاتلوا كفريق لكن حقيقة الأمر, شخص واحد فقط سيخرج من هذه الجزيرة حياً |
Şuna bak! Bir karınca hattı! Bir takım gibi çalışıyorlar! | Open Subtitles | انظر الى هذا انه خط من النمل انهم يعملوا كفريق واحد |
Bir takım gibi. | Open Subtitles | كنت أعتقد أننا يمكن أن نتكاتف معا كفريق واحد |
Bu görev bir takım gibi çalışabilmeniz için yeteneklerinizi keşfetmeniz adına bir sınavdı. | Open Subtitles | كانت هذه المهمة بمثابة اختبار لامتحان قدرتكم على العمل معاً كفريق واحد |
Sizin bir takım gibi nasıl çalışacağınızı görmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أحاول أن أختبر قدرتكم على العمل كفريق |
- İkimizin, baba ve kız olarak takım halinde yarışacağı bu yarıştan daha eğlenceli bir şey olamaz. | Open Subtitles | ــ لا أستطيع أن أتخيل شيء أكثر متعه ـ ـ ـ من أن أنا و أنت, الأب و إبنته يعملون جنبا إلى جنب كفريق |
Arizona'da nasıl oynuyorsun bilmiyorum, ama biz burada takım halinde oynarız. | Open Subtitles | لا أعرف ما كنت تفعله في ولاية اريزونا ولكن هنا نلعب كفريق واحد |
ekip olarak yükselip ekip olarak düşeriz ve kararlar bir kez alınır, karardan geri dönülmez. | TED | نحن نسمو كفريق واحد، ونسقط كفريق واحد، والقرارات هي القرارات إلى أن لا تصبح كذلك. |
Bakın, işimiz çok zor ve ancak ekip olarak birlikte çalışırsak başarabiliriz. | Open Subtitles | والطريقة الوحيدة لتنفيذها عن طريق العمل كفريق واحد |
Çıkarlarımız karşılıklı. Biz ikimiz ekip olarak bence... | Open Subtitles | وغير ذلك، لدينا روح التعاون نحن الإثنين نعمل كفريق.. |
Ama grup olarak değil. bir takım olmaları gerekiyor. | Open Subtitles | ليس كوحدة , ليس كمجموعة يجب أن يعملوا كفريق |
- Ne yapıyorsun? Bana çok kızgınsın biliyorum ama bir ekip halinde çalışmalıyız. | Open Subtitles | أعلم أنك منزعجٌ مني لكن علينا أن نعمل كفريق |
Biz burada bir takımız ve sen burada iş yapabilirsin. | Open Subtitles | نحن هنا كفريق وانت يجب ان تتعامل على هذا الاساس |
Hazır ikimiz de buradayken, belki takılmak istersin. Bir takım olarak, biz... | Open Subtitles | بما أننا هنا ربما يمكننا أن نحقق في الأمر كفريق , يمكننا |
Eğer daha önce kurulmuşsa, Merak ediyorum da, basketbol takımı gibi küçük bir grup mu? | Open Subtitles | ولو كان هناك مجموعة أتسائل هل هي مجموعة صغيرة كفريق كرة سلة ؟ |