Dai, Click, Anthony ve birini daha bulup gönüllü olurlar mı diye sorar mısın? | Open Subtitles | لم لا تجد داي و كليك و أنتوني و شخص آخر و ترى ان كانسوا سيتطوعون؟ |
Birinin kanaması var. Click onu bacağından vurdu. | Open Subtitles | واحد كان ينزف كليك أطلق عليه في ساقة |
Click, Click. Anladınız. | Open Subtitles | "كليك ، كليك ، تعلمون "شاع خبرها بالصحف |
Günaydın, Bay Cleek. Günaydın, Dorothy. | Open Subtitles | (صباح الخير سيد (كليك - (صباح الخير (دورثي - |
Paketi güvenceye aldıktan sonra yarım klik doğuya çıkarma noktasına doğru yol almalısınız. | Open Subtitles | مرة واحدة يتم تأمين حزمة، أنت ستعمل المضي نصف كليك شرق إلى نقطة الاستخراج. |
Elam Glick'den hoşlandığını sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقد انك جيدة مع ايلام كليك |
Killick'ten özel bir şey hazırlamasını istedim. | Open Subtitles | فقد طلبت من كليك طلب مخصوص |
Altına yapmadın, değil mi, Click? | Open Subtitles | فلن تقدم على إزعاج نفسك، أليس كذلك، (كليك)؟ |
Adamın herhangi bir şeyi kafasına taktığını hiç sanmıyorum, Click. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه عليك أن تقلق مجدداً بشأن ذلك الرجل، (كليك)؟ |
Hadi devam edelim. - Click, konum. | Open Subtitles | واصلوا السير وحسب، (كليك)، ما هو الموقع؟ |
- Fed Click'in yeni dostları C-4'ler. | Open Subtitles | أطعمت صديق (كليك) الجديد ببعض من المتفجرات |
Siktir. Gözlerin bende olsun, Click. Neredeyse çıktık. | Open Subtitles | راقبني، (كليك)، لقد أوشكنا على الخروج من هنا |
Yani Click'i kaybetmek yeterince kötüydü zaten, değil mi? | Open Subtitles | ،أعني فقدان (كليك) كان كافياً أليس كذلك؟ |
O taraftan geliyor. Click, aç şunu. | Open Subtitles | إنه قادم من هنا، (كليك)، إفتحه |
Peggy Cleek'in velilerinin adresi ve telefon numarası. | Open Subtitles | - إنها رقم هاتف وعنوان - (أهل (بيجي كليك |
Alo, ben Geneviève Raton. Bu mesaj Bay ve Bayan Cleek için. | Open Subtitles | مرحباً, أنا (جين راتون), هذه الرسالة للسيد (والسيدة (كليك |
Siz ve eşinizle özel olarak konuşabilir miyim, Bay Cleek? | Open Subtitles | هل يمكنني أن أحدثك انت وزوجتك على إنفراد يا سيد (كليك)؟ |
Senin dikkatini kelepçelerin takılma sesinden dağıtmak için klik dedim. | Open Subtitles | قلت "كليك" حتّى أشتت تفكيرك من صوت الأصفاد |
Lila, en yakın kasaba için güneye yönel. 15 klik. - Tamam. | Open Subtitles | لايلا) خذي طريق المدينة القادم جنوباً نحو 15 كليك) - حسناً - |
Evet, adı Jennifer Glick'ti. | Open Subtitles | نعم.واسمها جيني كليك |
Killick'ten özel bir şey hazırlamasını istedim. | Open Subtitles | فقد طلبت من كليك طلب مخصوص |
"Tak-taka-tak-tak." | Open Subtitles | - كليك - كليك." |