O işsiz ve kanepesiz, ve tüm parasını online pokerde kaybetmiş! | Open Subtitles | دتش كان يكذب عليكِ إنه عاطل و بدون أثاث ولقد خسر كل أمواله في لعب البوكر عن طريق الأونلاين |
tüm parasını bir derneğe, Asya Umut Derneği'ne gönderdi. | Open Subtitles | جعل من كل أمواله تحول إلى 'وديعة, في 'إتفاق مجتمع آسيا. |
Eğer tüm parasını kumarda kaybettiyse intihar etmiş olabilir. | Open Subtitles | حسناً، إذا كان خسر كل أمواله في المقامرة، ربما كان انتحار |
bütün parasını medyumlara oğlunu hayata geri getirmeleri için vermiş. | Open Subtitles | لهذا، ذهب لأحد السحرة وأعطـاه كل أمواله لكي يعيد إبنه إلى الحياة مجدداً. |
Stüdyo tipi evinde oturuyor ve boşanma avukatıma bütün parasını aldığı için küfrediyor. | Open Subtitles | يجلس في شقته الصغيرة ويلعن محامي الطلاق لأنه أخذ كل أمواله |
bütün parasını mobil internet teknolojisinden kazandı. | Open Subtitles | لقد جنى كل أمواله في مرحلة متأخرة من زمن الإنترنت. |
Sanki hayatı buna bağlıymış gibi kabul edip tüm parasını buraya döktü. | Open Subtitles | ولقد انفق كل أمواله في بناء هذا الملجأ اصر عليه وكأنه ضمان لحياته |
Bu şubeyi ayakta tutmak için tüm parasını harcadı. | Open Subtitles | قضى كل أمواله في محاولة للحفاظ على هذا الفرع واقفا على قدميه. |
PJ iki hafta içinde evlenmek zorunda yoksa tüm parasını kaybedecek. | Open Subtitles | (بي جي) مجبر على الزواج خلال أسبوعين وإلا فسيخسر كل أمواله. |
PJ iki hafta içinde evlenmek zorunda, yoksa tüm parasını kaybedecek. | Open Subtitles | (بي جي) يجب أن يتزوج خلال أسبوعين، وإلا سيخسر كل أمواله. |
Ardından onu terk edip, tüm parasını alacağım. | Open Subtitles | سأتركه تماما، وأحصل على كل أمواله |
Tony tüm parasını kaybetti. Şu an nerede o? | Open Subtitles | توني فقد كل أمواله |
Hiçbir yere gidemez. Val'la tüm parasını aldık. | Open Subtitles | لن ينصرف لقد أخذنا أنا و (فال) كل أمواله |
Tamam, beni ve dostum Doyle'u oyununuza alın tüm parasını masada bırakacağını ve en az bir suçunu itiraf edeceğini garanti ederim. | Open Subtitles | حسناً , اسمحوا لي أنا وصديقي دويل) , بالدخول في لعبتكم) وأستطيع أن أضمن لكم أنّه سيترك كل أمواله على الطاولة ويعترف بجناية واحدة على الأقل |
tüm parasını. | Open Subtitles | بل كل أمواله |
Benim oğlum bütün parasını ucunda lazer olan bilardo sopasına yatırdı. | Open Subtitles | أبني أستثمر كل أمواله بعصي بليارد مع مؤشر ليزر برأسهم |
İçinde 4 vasiyet daha vardı, bütün parasını diğer dört kadına bırakmış. | Open Subtitles | -كان به أربع وصايا أخرى يترك فيها كل أمواله لأربعة نساء أخريات |
Ve onun bütün parasını. | Open Subtitles | وأنت جنيتي له كل أمواله. |
Bart, adam bütün parasını sana bıraktı. | Open Subtitles | بارت) لأنه سيعطيك كل أمواله) |