Bıçak yarasıyla bir ceset bulurlarsa Bütün şehir bizi arar. | Open Subtitles | إذا وجدوا جثة بجرح مطعون كل المدينة سوف تبحث عنا |
Bu Bütün şehir bir büyük kabusa dönüşür önce, değil mi? | Open Subtitles | قبل أن تتحول كل المدينة إلى كابوس كبير ، ألا تعتقدون ذلك ؟ |
Tüm şehir Şehrin her bölümü Bushwick, Jamaica, Washington Heights Brownsville, Harlem... | Open Subtitles | كل المدينة جميع انحاء المدينة بوشويك , جمايكا واشنطن , هايتس |
Haberlerde söylendiğine göre, Şehrin her tarafından insanlar MacIntosh çiftliğinden çıkıp çıkmadığına bakmaksızın tüm mandıra ürünlerini çöpe atıyormuş. | Open Subtitles | الأخبار تقول أن الناس في كل المدينة يتخلصون من منتجات الألبان ان كان مصدرها مزرعة ماكنتوش أو لم تكن |
tüm şehri toksin etkisine sokarlarsa Gotham'ın kitlesel panikle dağılmasını hiçbir şey engelleyemez. - Bunu nasıl yapacaklar? - Treni kullanacaklar. | Open Subtitles | إذا إمتد السم إلى كل المدينة سيكون هناك رعب هائل |
Bütün kasaba bunu biliyor. Polis müdürü. | Open Subtitles | كل المدينة تعرف ذلك يا رئيس السرطة |
Bütün şehir geliyor. Kimse buluşma yerinde değil. | Open Subtitles | كل المدينة تتجمّع، ليس هناك أحد بنقطة اللقاء. |
Bütün şehir Ali Zaoua'yı konuşacak. | Open Subtitles | كل المدينة. ستتحدث عن علي زاوا |
Daha önce bunu konuşmuştuk. Bütün şehir yere düşer. | Open Subtitles | ناقشنا هذا كل المدينة سوف تسقط |
Bütün şehir sizden nefret ediyor. | Open Subtitles | كل المدينة كرهكم |
Öyle bir düğün yapmalıyız ki Tüm şehir şaşırsın. | Open Subtitles | الآن أنا سَأَحتفل بهذا الزواج ..بمثل هذهالإحتفالاتِتلك. التي ستنظر اليها كل المدينة |
Tüm şehir kordonlarımız ve donutlarımız olduğunu görebilir ve şimdi umutsuz bir kızı yolladık. | Open Subtitles | ويمكن رؤية كل المدينة لدينا كردونات والكعك والآن لقد أرسلنا ارتمى عاجزة. |
Bu nehir mesela, Cedar nehri, birkaç yıl önce taştı. - Tüm şehir sular altında kaldı. | Open Subtitles | مثل هذا النهر , نهر السيدر رابد , لقد فاض قبل سنتين و غطى كل المدينة |
Şehrin her yerinde Pul'un işlerini Pelerin mahvediyordu. | Open Subtitles | العبائة قد حارب عمليات سكيلز في كل المدينة |
Clary'i aramak için Şehrin her yerinde geçit açtım. | Open Subtitles | لقد كنت اجول كل المدينة بحثا عن كلاري |
tüm şehri özel panda avlama alanına çeviriyoruz. | Open Subtitles | نحن نشتري كل المدينة و نقوم بتحويلها إلي محمية خاصة لصيد حيوان الباندا |
Penceremden tüm şehri ve küçük insanları görebilmeyi gerçekten seviyorum. | Open Subtitles | أنا حقاً أحب أن أتمكن من رؤية كل المدينة والأشخاص الصغار من نافذتي. |
O andan itibaren, Bütün kasaba beni bir kahraman olarak kabul etti, | Open Subtitles | من هذا الوقت كل المدينة اعتبرتني بطله، |
Bütün kasaba onu konuşuyor. | Open Subtitles | كل المدينة تعرف من هو |
Ben Lawrence Talbot. şehirde kapı kapı sizi arıyordum. | Open Subtitles | أنا لورانس تابولت لقد بحثت عنكم فى كل المدينة |