Bir tane ançuez dışında her şeyi olan. | Open Subtitles | سنأخذ واحدة تحوي كل شيء عدا سمك الآنشوفي |
Fahişeni bir kilime sarıp ayaklarına sermek dışında her şeyi yaptım! | Open Subtitles | فعلتُ كل شيء عدا أن أغلّف عاهرتك بورق الهدايا وأفتحها عند قدميك! |
Espri anlayışı dışında her şeyi olan bir erkek kendisi. | Open Subtitles | الولد بالفعل لديه كل شيء عدا حس الدعابه |
Ateş etmek hariç her şey. Bir de çavuşu tokatlamak. | Open Subtitles | كل شيء عدا إطلاق النار والعبث بقضيبي |
- İçinde böcek hariç her şey var. - Çok güzeller. | Open Subtitles | حصلت على كل شيء عدا عن الحشرات.هذا جميل |
Yani evinizin ön kapısının yanında bir düğme olduğunu, siz evden ayrıldığınızda buzdolabı hariç her şeyi kapatabildiğinizi hayal edin. | TED | ولكن تخيلوا لو أن لكل منزل مفتاح كهربائي بجانب الباب الأمامي، وعندما تغادرون المنزل تستطيعون إطفاء كل شيء عدا الثلاجة، |
Şimdi bu karışık ritim ve tepedeki temel iki tempo hariç her şeyi kaldıralım. | TED | الآن، لنقم بإزالة كل شيء عدا هذا الإيقاع المشترك، والنغمتين الأساسيتين في الأعلى. |
Bunun dışında her şey organize ve deneyimli birini gösteriyor. | Open Subtitles | كل شيء عدا هذا يشير إلى معتدي منظّم معتدي ذا خبرة |
Tuvaletler dışında her şey var, ha? | Open Subtitles | كل شيء عدا المراحيض، أليس كذلك؟ |
Dua etmek dışında her şeyi yapıyorlar. Hadi. | Open Subtitles | يفعلون كل شيء عدا الصلاة.هيا |
Gideon fotoğraflar dışında her şeyi bırakmış. | Open Subtitles | غيديون ترك كل شيء عدا الصور |
Bunun dışında her şeyi. | Open Subtitles | كل شيء عدا الجنس |
Onları en başta korumak dışında her şeyi yapıyorsunuz. | Open Subtitles | كل شيء... عدا أن تحميها في المقام الأول |
Natasha ın anahtarı dışında her şeyi. | Open Subtitles | كل شيء عدا مفتاح (ناتاشا) |
Evet kürdan hariç her şey. | Open Subtitles | أجل , كل شيء عدا عود الأسنان |
İsmi hariç her şey. | Open Subtitles | كل شيء عدا اسمه |
Aferin evlat. Kapı hariç her şeyi yıktın. | Open Subtitles | عمل رائع يافتى ضربت كل شيء عدا الباب اللعين |
Mastürbasyon hariç her şeyi yapıyorum. | Open Subtitles | أجل. انا أفعل كل شيء عدا الاستمناء |
Çanta dışında her şey var. | Open Subtitles | كل شيء عدا الحقيبة |
Bayan Kelly, spor malzemesi dışında her şey geldi. | Open Subtitles | الآنسة كيلي معي هنا كل شيء عدا ... - عدا الملابس الرياضية - وجدتها |