"كما أحب" - Translation from Arabic to Turkish

• istediğim gibi
• sevdiğim gibi
• benim tabirimle
• tıpkı benim seni
• seviyorum

Bakın, bu sene olaylar istediğim gibi gelişmedi diyecek ilk kişi benim ama Noel istediğin gibi giden şeylere minnettar olmak demektir.
بالضبط كما أحب هذه السنة, لكن الكريسماس يتمركز عن كونك شاكراً لكل الأشياء التي سارت كما تحبّ

İstediğim gibi öldürmekte serbestim rahipler de dâhil.
أنا مزود بالسلطة للقتل كما أحب... كاهن إذا أضطر الأمر

Yani beyaz balığı severim, sonraki zenci adamı sevdiğim gibi ama o biraz batmıştı.
أعني أنني أحب الأبيض كما أحب الرجل الأسود القادم لكنني عانيت قليلا

Seni benim oğlumu sevdiğim gibi sevmiyorlar.
لم يحباك كما أحب ولدي.

Ya da benim tabirimle uzun, yavaş ve rahatlatıcı bir osuruk.
أو كما أحب أن أسميه الطويل البطيء، الأنبوب المريح

Çok güzel, ve orada benim eski, yaşlı ciğerlerim - onlara böyle demeyi seviyorum Onları karbondioksit ve çok yüksek dozda ozanla doldurdum.
جميل جداً، وهناك رئتي العجوزتين، كما أحب تسميتهم، أصبحت مليئة بالجسميات، ثاني أوكسيد الكربون، وجرعات عالية من الأوزون.

Hücumumda neler olup bittiğini öğrenmek istediğim gibi.
كما أحب معرفة ما يجري في خط دفاعي

- Bu egzersizi istediğim gibi yaparım.
أنا أقوم بهذا التمرين كما أحب! أنا أقوم بهذا التمرين كما أحب!

- Bu egzersizi istediğim gibi yaparım.
أنا أقوم بهذا التمرين كما أحب!

- Bu egzersizi istediğim gibi yaparım. - Bu egzersizi istediğim gibi yaparım.
أنا أقوم بهذا التمرين كما أحب!

Tıpkı diğer tüm çocuklarımı sevdiğim gibi.
كما أحب كل أطفالي

Çünkü onu gerçekten sevmiyorsun benim Nikolai'ı sevdiğim gibi sevmiyorsun.
هذا لأنك لاتحبيه فعلًا، ليس كما أحب (نيكولاي).

Tıpkı benim oğlumu sevdiğim gibi.
كما أحب ابني

Yine mi komşular? Ya da benim tabirimle, şeytanın dölleri.
أو كما أحب أن أسميهم،، أولاد الشيطان

Ya da benim tabirimle "Ethanazi".
أو "إيثانيجيا" كما أحب تسميتها

Fransız şarabına bayılırım. Fransızcayı da çok seviyorum.
احب الخمر الفرنسي، كما أحب اللغة الفرنسية