"كما لو كانت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sanki bir
        
    • sanki o
        
    Ve düşündüm ki, daha taze bir yaranın üzerinde Sanki bir yarış varmış gibi düşünmek hayret verici birşey. TED وفكرت أنه من المدهش أن نخمن كما لو كانت منافسة، على أمر أعتبره جرحا نديا
    Sanki bir Sibirya kurdu sürüsü tarafından takip ediliyormuş gibi, Esplanade'den Canal Street'e kadar yürüdüm. Open Subtitles من شارع المتنزه إلى شارع القناة كما لو كانت تتبعها مجموعة من ذئاب سيبيريا
    Sanki bir kaç dakika içinde bir şey kazanacaklar, bir şey değiştirecekler gibi. Open Subtitles كما لو كانت بضع دقائق يكتسبونها من شأنها أن تغيّر أي شيء في حياتهم.
    Buenos Aires, Sanki bir mola yeriymiş gibi yaşıyoruz. Open Subtitles نحن نعيش كما لو كانت بيونس آيرس محطة عابرة
    Amerika Birleşik Devletleri topraklarına, sanki o topraklar, rüzgarlardan oluşan bir buğday tarlasıymış gibi bakıyor ve bu size gerçekten, Amerika Birleşik Devletleri'nin rüzgarlarına ne olduğu hakkında görsel bir imge veriyor. TED إنه ينظر إلى أراضي الولايات المتحدة كما لو كانت حقل القمح التي تم السيطرة عليها من قبل رياح والتي تعطي حقا لك صورة تصويرية حول ما يحدث مع الرياح في الولايات المتحدة.
    İşin enteresan kısmı, panonun kenarı yıpranmış Sanki bir kum fırtınasında kalmış gibi. Open Subtitles الغريب في الأمر هو أن حافة اللوحة كانت باليةً كما لو كانت في عاصفة رملية
    Sanki bir iş gibi Rikers Adası'ndan mahkemeye gidip geliyordum. Open Subtitles كنت فقط أمضي من جزيرة راكيرز ذهابا و إيابا إلى هذه المحكمة كما لو كانت وظيفة
    Sanki bir kadının kendisini düşünmesi suçmuş gibi. Open Subtitles كما لو كانت جريمة ما بالنسبة لامرأة لتفكّر في نفسها
    Özellikle bana karşı çok nazikti... Sanki bir şey için benden... özür dilermiş gibiydi. Open Subtitles كانت لطيفة معي بشكل ملحوظ ...تقريباً كما لو كانت تسألني الصفح عن شيء
    Sanki bir kuledeki prensesmiş gibi yukarıdalar. Open Subtitles فى مكان عال كما لو كانت أميرة فى برج
    Ve geceleri dişlerini gıcırdatıyor Sanki bir çeşit... Open Subtitles ..و خلال الليل تطحن أسنانها كما لو كانت
    Bu kız Bangkok'un en tehlikeli adamlarını yere serdi sonra da Sanki bir uçağa yetişecekmiş gibi sıvışıp gitti. Open Subtitles تلك الفتاة مسحت الأرض (بأخطر الرجال في (بانكوك ثم ركضت كما لو كانت لديها ميعاد طائرة تريد اللحاق بها
    Sanki bir hayvanmış gibi onu itip kakıyorlar. Open Subtitles يخزونها و يفحصونها كما لو كانت حيواناً.
    Ondan Sanki bir melekmiş gibi bahsediyorlar. Open Subtitles انهم يتكلمون عنها كما لو كانت قديسة
    Sanki bir penceremiş gibi. Open Subtitles إنها تقريبًا كما لو كانت نافذة
    Sistine Şapeli Sanki bir aynaymış gibi etrafımıza bakmamız için bizi zorluyor. TED تجبرنا كنيسة (سيستينا) على النظر من حولنا كما لو كانت مرآة.
    O Sanki bir şeye karşı mücadele ediyormuş gibi davranıyordu. Open Subtitles إنها كما لو كانت تكافح أمر ما
    Sanki bir çocuğun kumbarasıymış gibi. Open Subtitles كما لو كانت حصالة مال للأطفال .
    Ben içerden açamayınca o bana yardım etti ve sanki o içerdeydi ben dışardaydım Open Subtitles فتحت الباب ودخلت. فتحت الباب لي ودخلت كما لو كانت ستساعدني. قمنا بأفضل محاولاتنا.
    sanki o şarkı yarama bastı. Open Subtitles يبدو كما لو كانت تلك الأغنية موجهه لي
    sanki o sıkıcı kitaplar gözlerini açacakmış gibi. Open Subtitles ...كما لو كانت الكتب المغبرّة ستفتح عيونهم على الواقع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more