"كُل هذه" - Translation from Arabic to Turkish

• Bütün bu
• Bunca
• tüm bu

Bütün bu fotoğraflara bakmak ve ne kadar yaşlandığımızı fark etmek gerçekten tuhaftı.
لقد كانت حقاً مدهشة للنظر الى كُل هذه الصورِ وندرك كم اصبحنا كباراً.

Bütün bu güzel mektuplarla yalnız kalmak istiyorum.
أريُد أن أكون بمفردي مع .كُل هذه خطابات الحب

Bir maymuna göre rahat bir yer sana Bütün bu malları vermeye güvenmişler.
العمَل كثير عليك يثقونَ بكَ على كُل هذه البضاعَة

Ama Bunca yıl sonra, belki bilgi vermek isteyen birileri çıkabilir.
إنهُ فقط بعدَ كُل هذه السنوات ربما سيكونُ أحدهُم راغباً بإعطاءِ بعض المَعلومات

Hayatım, adamlara para vermezsen gelip Bunca eşyayı taşımazlar.
عزيزي، سيأتوا إلى هُنا و ينقلوا كُل هذه الأشياء، إن لم تدفع لهم.

Bunca hafta boyunca yaşadığım esaret bana düşünmek için zaman verdi;
كُل هذه الأسابيع فى الأسر منحتنىالوقتلكىأُفكر,

Eminim tüm bu aileleri bu akşam burada görmek harikadır.
أكيد أنه رائع أن نرى كُل هذه الأباء الليلة

Bütün bu masum makinalar parçalarına ayrılıyor.
كُل هذه الألات البريئة تم تقطيعها إلى قطع

Ancak Bütün bu etkenlerin ışığında altı ay şartlı tahliye...
لكن في ضوء كُل هذه المعطيات، ـإختبارلستةأشهر..

Bütün bu sanat eserleri... iyi kullanılmış bir pasaportunuz olmalı.
كُل هذه الأدوات لابد أن لديك باسبورت مُستخدم بكثرة

Bütün bu insan ötesi canlıların yapabilecekleri bir şey.
مع كُل هذه القدرات التي سيمتلكها جيل ما بعد الانسان

- Senden ayrı Bütün bu şeyler aramızda kötü bir mesafe olmasına sebep oldu.
كُل هذه الأشياء المنفصلة تخلق مسافة خبيثة بيننا

Bütün bu şeyleri inceleyip, bu adamı suç mahalline koyabiliyormuyuz bakmalıyız.
--يجب أن نُحرّز كُل هذه الأشياء لنرَ إذا يمكننا وضع هذا الرجل في مسرح الجريمة

Uyuşturucu parasıyla satın aldığın Bütün bu evi, arabayı, her şeyi kaybedeceksin çünkü, işlediğin suçun cezasını çekeceksin.
كُل هذه الأشياء التي أشتريتها .. بنقود المخدرات، المنازل السيارات،وكُلما تملكه.. لقد خسرتهم بسبب الجريمة التي دفعت ثمنها، صحيح؟

Bütün bu hikâyelerin düzmece olduğu ispatlanıyor.
كُل هذه القصص تُكذب فى النهاية.

Beni kaçırmak için çektiğin Bunca zahmet sadece kafama bir kuşun sıkabilmek için miydi?
هل خُضت كُل هذه المتاعب لتُخرجني فقط من أجل أن تقتلني؟

- Pardon? Bunca yıldır içeride olmamın en büyük nedeni adil bir yargılama yapılmaması idi.
السبب الذي جعلني أتواجد هُناك كُل هذه المُدة هو أنني لم أحظى بمحاكمة عادلة

Bunca yıl sonra olmaz.
ليسَ بعدَ كُل هذه السنوات تباً لذلك.

Bunca zamandır Luthor'un seni buzun içinde tuttuğundan haberim yoktu.
ليس لديك أدنى فكرة عن أن "لوثر" قام بتجميدك فى الثلج كُل هذه المُدة.

Sana bakınca, Peter, Bunca yıldır hiç değişmediğini görüyorum
حسناً، إنني أنظر إليك، (بيتر)، لم تتغير بعد كُل هذه الأعوام.