"لآلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • makinesine
        
    • makinesinin
        
    • makinesini
        
    • makinesi
        
    • makine
        
    • makineye
        
    • makinama
        
    • kameraya
        
    Benim için buz makinesine gider misin? Open Subtitles هل تمانعين في أن تذهبي لآلة الآيس كريم من أجلي ؟
    Babamı zaman makinesine götürüyor. "Ne"-makinesi? Open Subtitles انهم يأخذون أبي لآلة الزمن انت قلت آلة ماذا؟
    Ve bir Sepet Yakalama makinesinin görüp görebileceği en iyi yardımcı pilota sahibim. Open Subtitles و لديّ أفضل مساعد طيّار يمكن لآلة سرقة السلال أن تحظى به أبداً
    Penny'yi elde etmedeki başarısızlığın zaman makinesini almadan önce de mevcuttu. Open Subtitles عدم قدرتك على التودد لبيني يسبق بمدة طويلة إمتلاكك لآلة الزمن
    Kim 800 dolara gerçek boyutta bir zaman makinesi satar ki? Open Subtitles من هذا الذي سيبيع حجما كاملا لآلة زمن مقابل 800 دولار؟
    Zoltar şu kafasını oynatıp duran, şeytana benzeyen makine! Open Subtitles وكان لآلة زولتار رأس من فوق وكأنها رأس شيطان
    Bir makineye dokunduğunda, onu insana çevirir. İnsanı da, makineye. - Ne bu, Chitti? Open Subtitles لمستها تحول الآلة لإنسان والإنسان لآلة
    Pekâlâ, şimdi de "hemşire yemek makinesine gidiyor" Open Subtitles حسناً، الآن لدينا ممرضة ذاهبة لآلة البيع
    Eğer Ferraro gerçekten de o insanı bir ölüm makinesine dönüştürmüşse bana haber ver, tamam mı? Open Subtitles إذا هو فيرارو مما يجعل هذا الإنسان لآلة قتل فأعلميني؟ حسنا؟
    Gerçek kar varken kar makinesine ne gerek var? Open Subtitles من الذي يحتاج لآلة ثلج عندما يكون لديك ثلج حقيقي؟
    Ancak o zaman Etik, işleri düzeltmek için dünya makinesine— o devasa kristale— geri dönebilir. TED حينها فقط تستطيع إيثيك العودة لآلة الأرض -تلك الكرستالة الضخمة- للقيام بتصويب الأمور.
    Çocuğu zaman makinesine sokmak zorundaydım. Open Subtitles كان يجب أن أعيد الفتى لآلة الزمن
    Bu sadece 17 sayfa ve bazı sayfalarda zaman makinesinin çizimi var sadece. Open Subtitles هذه 17 صفحة فحسب و عدِّة صفحات رسومات لآلة الزمن فقط
    Ben onu bir dikiş makinesinin fotoğrafına bakarken kaybettim. Open Subtitles فقدت السيطرة فقط بالنظر إلى صورة لآلة الخياطة
    Dikiş makinesinin 14 fotoğrafına bakıp herhangi birini öpebilirdi. Open Subtitles بإستطاعته النظر لـ 14 صورة لآلة الخياطة والذهاب للجوار لتقبيل أي شخص
    Ya da aynı fikirden yola çıkarak CNC makinesini düşündüğümüzde, bu da kontrplakları kesebilen daha büyük bir yazıcı gibidir. TED أو نفس الفكرة هنا، والتي هي لآلة التصنيع بالكمبيوتر، والتي هي مثل طابعة كبيرة يمكن أن تقص صفائح من الخشب الرقائقي.
    Adamın teki filmde kullanılan, minyatür zaman makinesini açık arttırmayla satıyor ve kimse teklif vermemiş. Open Subtitles أحد ما نفّذ هيكل مصغر لآلة زمن صناعية من الفيلم الأصلي و لا أحد يطلبها
    İlk çağdaş dövme makinesi ise, Thomas Edison'un oymacılık makinesinden esinlenilmiş ve elektrikle çalıştırılmıştır. TED لكن أول آلة وشم حديثة تم تصميمها نسبةً لآلة الحفر الخاصة بتوماس أديسون وكانت تعمل بالكهرباء.
    - O zaman bir tek Hailey kalıyor. - Evet. 1.49 boyunda bir ölüm makinesi. Open Subtitles ثم هناك هايلي نعم.أربعة للمشي وتسعة لآلة القتال
    makine için bozuk paran var mı acaba? Lan! Siktirin gidin! Open Subtitles لبكائك بصوت عال. ألديك أية فكة لآلة البيع؟
    makineye gittiğinde beni aramasını söyle. Open Subtitles قل له أن يتصل بي حالما يصل لآلة النقود
    Brian, zaman makinama tam olarak ne yaptığını söylemeni istiyorum. Open Subtitles بريان، أريد منك أن تخبرني بالضبط ما فعلت لآلة وقتي.
    - kameraya gülümse, lce Trey. Open Subtitles إبتسم لآلة التصوير، يجمّد تري.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more