"لأجلِك" - Translation from Arabic to Turkish

    • için
        
    Tatlım senin uğraştığın şey senin için ölecek veya öldürecek anne ve baba. Open Subtitles يا فتاة، ما حصُلتِ عليه هو والدين مستعدين لأن يَقتُلا أو يُقتَلا لأجلِك.
    Bu demektir ki sizin için avlanacak birini buldunuz. Open Subtitles ممّا يعني على الأرجح أنّك وجدتَ . شخصاً مستعد ليصطاد لأجلِك
    Senin için insanlar ölüyor, sense onları satacak mısın? Open Subtitles أناس ماتوا لأجلِك وأنت ستشي بهم بهذه البساطة؟
    Bir erkek seni severse, senin için hayatını riske atmalı. Open Subtitles ان احبك رجلاً, فإنه يضحى بحياته لأجلِك.
    - Sirketin yarIsI senin için burada. Open Subtitles نصف موظفي الشركة موجودين هُنا لأجلِك
    - Senin için yapabileceğim bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد شيء أستطيع فعله لأجلِك
    Senin için hayatımı bir kenara atmıştım. Open Subtitles لقد تركت حياتى لأجلِك.
    Ama senin için dua ederim. Open Subtitles لكني سأُصلي لأجلِك
    - Bak, senin için bunu araştırdım. Open Subtitles - انظُر، لقد بحثتُ بالأمر لأجلِك
    Senin için tüm yaptıklarımdan sonra. Open Subtitles بعدَ كُل ما فعلتهُ لأجلِك
    - Senin için sevindim. Open Subtitles - أنا سعيدٌ لأجلِك
    Abby'nin amfiyi kasabadan alması gerek, kaslı bir erkeğin yardımı iyi olabilir. Senin için elimden geleni yaparım Maxine. Open Subtitles -أى شىء لأجلِك , "ماكسين ".
    Kendin için çektin o tetiği. Open Subtitles -كلا . كلا، بل قتلت لأجلِك.
    Senin için tetik çektim. Hayır. Open Subtitles -وقتلتُ لأجلِك .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more