Meğerse bir hiç uğruna yapmışım. | Open Subtitles | حسناً , فى الواقع قد فعلتها لأجل.. لا شيء .. تغيير رأي. |
Bir dolu yarrak kafalı orada bir hiç uğruna sinek gibi geberiyor. | Open Subtitles | هناك مئات منهم يموتون لأجل لا شيء |
Öyleyse bir hiç uğruna bunları nasıl harcadın? | Open Subtitles | ولماذا تخليت عن كل ذلك لأجل لا شيء ؟ |
Senin damarlarında bir katilin kanı akarken zamanını bir hiç için harcıyor olman delilik. | Open Subtitles | الجنون هو اهدار حياتك لأجل لا شيء و الدماء تتدفق فى وريدك |
- Hayır. Senin damarlarında bir katilin kanı akarken zamanını bir hiç için harcıyor olman delilik. | Open Subtitles | الجنون هو اهدار حياتك لأجل لا شيء و الدماء تتدفق فى وريدك |
Kaşlarını boşuna çatsın istemiyorsun. | Open Subtitles | لا تريد أن ينفجر ذلك الشريان في جبينها لأجل لا شيء |
Sanki boşunaymış gibi. | Open Subtitles | كما لو كان لأجل لا شيء |
Tüm bu günahları bir hiç uğruna işledin. | Open Subtitles | لقد اقترفتِ هذه الآثام لأجل لا شيء |
Tüm bu günahları bir hiç uğruna işledin. | Open Subtitles | لقد اقترفتِ هذه الآثام لأجل لا شيء |
bir hiç uğruna beni asmak etik ama küçük orospu itiraf edince bir şey yok mu? | Open Subtitles | إذاً, فلا بأس في شنقي ...لأجل لا شيء و لكن حينما تعترف هذه السافلة الصغيرة جميعكم تخلون سبيلها |
bir hiç uğruna kan döktün. - Bunu durduramazsın. | Open Subtitles | لقد نزفتِ لأجل لا شيء لا يمكنك وقف هذا. |
Seni bir hiç uğruna incitmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أجرحك لأجل لا شيء |
Adamlarımı davana göndermedim çünkü daha fazla Manderly'nin bir hiç uğruna ölmesini istemedim. | Open Subtitles | لم أتعهّد برجالي لأجل قضيّتكم، لأنّي لم أُرد أن يموت المزيد من آل (ماندرلي) لأجل لا شيء. |
Dostlarım bir hiç uğruna öldü. | Open Subtitles | توفي أصدقائي لأجل لا شيء |
Dostlarım bir hiç uğruna öldü. | Open Subtitles | توفي أصدقائي لأجل لا شيء |
Bütün enerjini harcıyorsun. bir hiç için olması üzücü. Ne diyorsun sen? | Open Subtitles | لقد تكلفتِ حقًا على هذا، من المؤسف أنه لأجل لا شيء. |
Sahip olduğum her şeyi, bir hiç için riske attım. | Open Subtitles | لقد خاطرت بكل مالديّ ياعزيزتي لأجل لا شيء |
Chungking'e bir hiç için geldim gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو مثل أنّي جئتُ إلى "تشونغ كينغ" لأجل لا شيء. |
O'nu bir hiç için öldürdün. | Open Subtitles | لقد قتلتها لأجل لا شيء |
Ondan bir hiç için vazgeçmiş olacaktım. | Open Subtitles | وظننت أنني كنت أضحي بـ(براندن) لأجل لا شيء |
bir hiç için. | Open Subtitles | لأجل لا شيء. |
İki masum insan boşuna mı vuruldu yani? | Open Subtitles | حزمة الصبغة إذن أصيب شخصان بريئان لأجل لا شيء |
Hepsi boşunaymış. | Open Subtitles | لأجل لا شيء |