"لأدرس" - Translation from Arabic to Turkish

    • çalışmaya
        
    • çalışmak için
        
    • çalışmam
        
    • okumaya
        
    Sonra bu ülkeye psikoloji okumaya geldim ve mutluluğun kökenlerini anlamaya çalışmaya başladım. TED ثم أتيت إلى هذا البلد لأدرس علم النفس وبدأت في محاولة فهم جذور السعادة هذه
    Erken geldim efendim. Hadi çalışmaya başlayalım. Open Subtitles لقد حضرت مبكرا ياسيدي لأدرس حصصي الثلاث
    Buraya seninle çalışmaya, senden öğrenmeye geldim. Open Subtitles أنا هنا لأدرس معك لأتعلم منك -علمني
    İşten ayrıldım, yüksekokula bunların etkilerini çalışmak için döndüm. TED استقلت، وعدت إلى الدراسات العليا لأدرس تأثيرات هذا الأمر.
    Şehir e çalışmak için. Beş yılımı kurtarmak için, çok pahalı. Open Subtitles لأدرس في المدينة، لقد قترت على نفسي لـ 5 سنين بسبب تكاليفها
    Seramik sohbeti çok sürükleyici ama ders çalışmam gerek. Open Subtitles أعتقد بأنه شيئاً له علاقة بطلاء الزجاج بمأن الحديث متألق كحديث صناعة الفخار فمن الأفضل أن أذهب لأدرس
    Bütün dönem beni daha fazla çalışmam için teşvik ettiniz, ... ve çalışınca, beni onur kuruluna mı veriyorsunuz? Open Subtitles كنت تشجعني لأدرس اكثر طوال الفصل الدراسي وحينما اقم بذلك, تريد وضعي امام مجلس تأديبي؟
    Biyoloji'de bekleme listesindeydim, biri atıldı ve ben çalışmaya geldim! Open Subtitles لقد كنت في قائمة الأحتياط لمادة الأحياء, وأحدهمتمطرده,أنا ... هنا لأدرس!
    - Ders çalışmaya kütüphaneye gidiyorum. Open Subtitles سأذهب إلى المكتبة لأدرس
    - Şimdi çalışmaya gidiyorum. Open Subtitles -سأذهب لأدرس الآن
    Selam. Norman'la çalışmaya gelmiştim de. Open Subtitles مرحبا، أنا هنا لأدرس مع (نورمان)
    Bea'ya çalışmaya gideceğim. Open Subtitles لأني سأذهب لأدرس مع "بيا".
    Ben buraya sadece ders çalışmaya geliyordum. Open Subtitles لقد أتيت هنا لأدرس فقط !
    Ve ben de hiphop müziğin zamansız sanatını çalışmak için o saçmalığı atladım. Open Subtitles وأنا تخطيت كل تلك التفاهات لأدرس الفن الخالد للأهانات.
    Yarın sınavım var. Düzgün bir şekilde çalışmak için en geç yedide evde olmalıyım. Open Subtitles لدي امتحان غداً، علي أن أكون في البيت بحلول الساعة 7 لأدرس بشكل لائق
    Coco Channel ile çalışmak için geldim ve Paris'e aşık oldum. Open Subtitles اتيت لأدرس مع كوكو شانيل و أغرمت بباريس
    İhtisasımı Mass Gen'de yaptım, sonra annenle çalışmak için Brigham'a transfer oldum ve şimdi de buradayım. Open Subtitles ثم الإقامة في "ماس جين"، ثم إنتقلت إلى "برغهام" لأدرس تحت إشراف والدتكِ،
    - Hayır, cidden çalışmam gerek. - Adamım, seni anlıyorum. Open Subtitles كلاّ، كلاّ، جدياً أنا بحاجة لأدرس
    Suflelerime çalışmam gerek. Open Subtitles علي ان اذهب لأدرس خطوطي
    Sanırım bu yüzden ders çalışmam gerekiyor. Open Subtitles . اعتقد لهذا سأذهب لأدرس
    17 yaşındayken yaratılışçı biri olarak üniversitede evrim okumaya karar verdim ki onu yok edebileyim. TED حين كنت في الـ17، وكإحدى المؤمنات بنظريةِ الخَلْقِ، قررت الذّهابَ للجامعة لأدرس نظرية التطور لأتمكن من نفيها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more