Kişi başına düşen GSYİH'nın her seviyesinde daha fazla sosyal ilerleme için fırsat, daha azı için riskler var. | TED | في كل مستوى من مستويات نصيب الفرد من الناتج الإجمالي المحلي، هناك فرص لمزيد من التقدم الاجتماعي، وأخطار لأقل. |
Bugünün oranıysa dünyanın en yoksul ülkelerinde çocukların %6'sından daha azı. | TED | اليوم، وصل لأقل من 6% من الأطفال في أفقر بلدان العالم. |
Alisverisi bitirdim. cocuklari almaya gidiyorum. | Open Subtitles | لقد إنتهيت توا من التسوق لذا سأذهب لأقل الأولاد بعد هذا |
Oh, çok tatlısınız, ama sadece kızımı almaya geldim. | Open Subtitles | اوه، انت لطيف، لكن انا هنا لأقل أبنتي فقط. |
Ve ödül, bu apartmanda şimdiye kadar... en az heteroseksüel ilişkide bulunan... | Open Subtitles | والجائزة لأقل بيان جنس تم في هذه الشقة يذهب إلى هارولد لي |
10 saatten az bir süre önce hastanede olduğu bir gerçek. | Open Subtitles | بل حقيقة أنّه كان في المستشفى لأقل من عشر ساعات تقريباً |
Çoğunuzun bildiği gibi ilk evliliğim bir saatten kısa sürdü çünkü o gün kardeşim içeceklere zehir katmıştı. | Open Subtitles | كما يعرف معظمكم، زواجي الأول لم يصمد لأقل من ساعة، لأن أخي سمم المشروبات يومها. |
Baba olacağını öğreneli daha bir gün olmadı hemen ilerleme kaydediyorsun. | Open Subtitles | كنت قد عرفت أنك ستعمل يكون أبا لأقل من يوم واحد وكنت يخطو بالفعل. |
Ben dansıma 'fena değil' demezdim. | Open Subtitles | حقاً ؟ حسناً، أتعلم ؟ لم أكن لأقل أن رقصي شيئاً "صغيراً" |
- Bundan çok daha azı için dava açılır. - Senin gibi kızlar tarafından değil. | Open Subtitles | تم رفع دعاوى على الناس لأقل من ذلك ليس من فتيات مثلك |
Daha azı için demir haç alan adamlar görmüştüm. | Open Subtitles | حسناً، لقد رأيت رجالاً يحصلون على الأوسمة لأقل من ذلك |
Benim cinsiyetimdekilerin çok daha azı yüzünden yandığını iyi biliyordu! | Open Subtitles | و هو يعرف كل المعرفة أن أخريات من جنسي أحرقن لأقل من ذلك |
bundan daha azı için adam öldürecek insanlar var. | Open Subtitles | هناك أناس قتلوا لأقل من ذلك بكثير |
Manny'yi almaya geldim, olay yapmaya gerek yok. | Open Subtitles | أنا هنا لأقل ماني فحسب لا حاجة لكل هذا الأمر |
Her zaman erkenden gelirim oğlumu almaya çünkü otobüslerin gürültüsünü sevmez. | Open Subtitles | آتي دائما باكرا لأقل إبني لأنه لا يحب صخب الحافلات |
Hava alanına General'in kızını almaya gidiyorum. | Open Subtitles | أنا ذاهب لأقل بنت الجنرال من المطار |
Çamurda sürüş yapmak için Sean'ı almaya geliyordum. | Open Subtitles | - كنت قادماً لأقل شون لنذهب لركوب الدراجات |
Ve ödül, bu apartmanda şimdiye kadar... en az heteroseksüel ilişkide bulunan... | Open Subtitles | والجائزة لأقل بيان جنس تم في هذه الشقة يذهب إلى هارولد لي |
Kiraladığım mekânın en az öbür güne kadar elektrikleri olmayacakmış. | Open Subtitles | المكان قد حُجز ليس لدينا طاقة لأقل من يوم ٍواحد |
Dokunun durumuna dayanarak söylersek, ayak 24 saatten daha az bir zamandır suda. | Open Subtitles | بناء على حالة النسيج، فإن القدم كانت في الماء لأقل من 24 ساعة |
24 saatten kısa süredir üst kısımdasın. | Open Subtitles | لقد كنتِ على جانبك العلوي لأقل من 24 ساعة. |
Başka bir deyişle sevgilim ayrılalı daha 10 dakika bile olmadı ama kendimi kaybolmuş hissediyorum. | Open Subtitles | ...بمعنى آخر ،عزيزي لقد إفترقنا لأقل من 10 دقائق |
Eğer o parayı vermeseydin, öyle bir şey demezdim. | Open Subtitles | ،لو حصلتِ على حاجتكِ لم أكن لأقل ذلك |