Bu güzel gömleği giymeme izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لأنك سمحت لي أن ألبس قميصك الجميل أنت تمزحين |
Uğramama izin verdiğin için teşekkürler. Ben sadece... yüzüne karşı Ben ile ilgili söylediklerini duyduğumu ve tavsiyene uyacağımı söylemek istedim. | Open Subtitles | أشكرك لأنك سمحت لي بالقدوم ، أردت إخبارك شخصيًّا |
Gelmeme izin verdiğin için teşekkür ederim. Ben sadece... Bunu bizzat bildirmek istedim. | Open Subtitles | أشكرك لأنك سمحت لي بالقدوم ، أردت إخبارك شخصيًّا |
Düzenlemeler için süiti kullanmama izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لأنك سمحت لي باستخدام جناح الإقامه. |
Hararet bastı. - Bunu giymeme izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | أنا عطشة. شكرا جزيلا لك لأنك سمحت لي أن استعير هذه. |
Senin yerine geçmeme izin verdiğin için ben teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا لك شكرا لك لأنك سمحت لي ان اكون بديلك اليوم |
Burada kalmama izin verdiğin için minnettarlık yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أريد أن أرد جميلك، لأنك سمحت لي بالبقاء هنا. |
Bana izin verdiğin için yarısını paylaşabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أعطيك نصف المبلغ لأنك سمحت لي بذلك |
Evet, Flicka da öyle. Ona binmeme izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | اجل، و" فليكا " أيضا أشكرك لأنك سمحت لي بركوبها |
Bana üst katta, Audrey'nin evinde kalmama izin verdiğin için küçük bir teşekkür. | Open Subtitles | . اريد ان أشكرك , لأنك سمحت لي بالبقاء بالطابق العلوي . " بشقة " أودري |
"Bu canavarı canavarların canavarını süründen çıkarmamıza izin verdiğin için şükürler olsun, Tanrım. | Open Subtitles | "شكراً لك يا أبتاه" "لأنك سمحت لنا باستئصال هذا الوحش" "وحش الوحوش، من قطيعك" |
Evinde kalmasına izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكرأ لأنك سمحت له بالتسطح في سريرك |
Hey, Elliot. Carla'nın ailesi buradayken evinde kalmama izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لأنك سمحت لي بالنوم بمنزلك لأن أهل (كارلا) في المدينة من أجل الزفاف |
Burada uyumama izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا لأنك سمحت لي بالنوم هنا |
Düğmeye Ted'in basmasına izin verdiğin için seninle gurur duydum. | Open Subtitles | ( أنا فخورةٌ بك لأنك سمحت لـ ( تيد بأن يضغط المفتاح |
Bunu yapmamıza izin verdiğin için sağ ol baba. Astrid sevinçten havalara uçuyor. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً لك لأنك سمحت لنا بالقيام بهذا يا أبي ، (أستريد) مبتهجة جداً |
Dolabına bakmama izin verdiğin için sağol Silver. | Open Subtitles | شكراً لك لأنك سمحت لي أن . (أقترض ملابس من خزانتك يا (سيلفر |
Ödünç almama izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لأنك سمحت لي باستعارتها |
Onu görmeme izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرًا لأنك سمحت لي برؤيتها |
-İğrençleşmeme izin verdiğin için sağ ol. | Open Subtitles | -شكراً لأنك سمحت لي أن أكون مقرفة . |