| Son olarak, büyük sorunlarda bazen çözüm akla gelmez çünkü problemi gerçekten anlayamayız. | TED | بالنهاية , المشاكل الكبيرة احيانا مستعصية الحل لأننا لا نفهم حقا ما مشكلة. |
| çünkü hayaletin bizi izlemesini ve onu bulmasını riske atamazdık. | Open Subtitles | لأننا لا نستطيع المخاطرة بجعل الشبح يتبعنا إلى المنزل ليجده |
| çünkü bu şeyin küçük ayrıntı üzerinde güneye gitmesini istemiyoruz. | Open Subtitles | لأننا لا نريد لهذا الأمر أن يسوء بسبب تفصيل صغير |
| - Belli ki söylüyor... - ...çünkü sarhoşken araba kullanmayız. | Open Subtitles | حسناً ، على الأرجح يكذب لأننا لا نقود ونحن نشرب |
| - çünkü bu şekilde devam edemeyiz. | Open Subtitles | لأننا لا يمكن أن تستمر في فعل ذلك. يفعل ماذا؟ |
| Kız arkadaşı için endişeli, çünkü onu bulamıyoruz. | Open Subtitles | إنه قلق على صديقته لأننا لا نستطيع العثور عليها. |
| ...çünkü insanların aslında ne yaptığı hakkında çok az şey biliyoruz. | Open Subtitles | لأننا لا نعرف سوى القليل حول ما يفعله الناس في الواقع |
| Pantalonunu çabuk çıkarsa iyi olur çünkü bütün günümü ona harcayamam! | Open Subtitles | من الأفضل أن يخلع بنطاله بسرعة لأننا لا نملك النهار بطوله. |
| çünkü hiç kuralımız yok. Bütün bu kavgaları durdurmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | لأننا لا نملك قوانين مشؤومة، علينا اكتشاف طريقة لتسوية هذه الخلافات كلها |
| çünkü asla kimsenin üstünde ya da altında olduğumuzu düşünmüyoruz. | Open Subtitles | لأننا لا نعتقد أننا أعلى ، أو أقل من فرد |
| Burada kalıp revirde çalışabilirsin çünkü insanların etrafta boş boş dolanmasına izin vermeyiz. | Open Subtitles | حسنا،يمكنك البقاء و العمل في المشفى لأننا لا نسمح للناس بالتسكع و كفى |
| Yani, sorun olmadığını söylese bile, belli aşamada bu bir yalan olur, ...çünkü biz her zaman bunu sorun ederiz. | Open Subtitles | ولكن مهما قالت بأنها موافقة على ذلك , فأنه هناك كذب فى مرحلة ما لأننا لا نتقب لهذا الأمر أبداً |
| çünkü seks hayatımızı senin seks şovunda ifşa etmek istemiyoruz. | Open Subtitles | لأننا لا نود إذاعة حياتنا الجنسية، ببرنامج الجنس الطاريء خاصّتكَ. |
| Mahkemeye gidiyoruz çünkü sorunlarımızı çözmeyi bilmiyoruz ya da çözmek istemiyoruz. | Open Subtitles | نذهب للمحكمة لأننا لا نستطيع او لا نقوم باكتشاف حلولا لمشاكلنا |
| çünkü büyükbabamızın korkutucu bir hastanede tek başına ölmesini istemiyoruz. | Open Subtitles | لأننا لا نريد الجد أن يكون وحده في رعب المستشفى |
| Sevdiğimiz insanlara sımsıkı sarılalım, çünkü ne zaman kayıp gideceklerini bilemeyiz. | Open Subtitles | نتمسك بالأشخاص الذين نحب, لأننا لا نعرف أبدا متى سننفصل عنهم. |
| - çünkü bizim yok. | Open Subtitles | هل ما زال لديك أية قوى ؟ لأننا لا نملك |
| - Şuna bak. - çünkü doğrudan kameraya bakıyoruz. | Open Subtitles | هذا لأننا لا ننظر إلى عدسة الكاميرا |
| - çünkü yok. | Open Subtitles | لأننا لا نملكها |
| çünkü onu suçla ilişkilendirebileceğimiz bir delil ya da gerekçe yok. | Open Subtitles | ... لأننا لا نملك أي دليل أو دافع . يربطه بالجريمة |