İnsanlar Tanrı'nın, böyle yaparlarsa kendilerine yardım edeceğini düşündükleri için dua eder. | Open Subtitles | الناس تصلى فقط لأنهم يعتقدون أن الله سوف يساعدهم أن قاموا بالصلاه |
Çocuğun iyileştiğini düşündükleri için beni burada istemiyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا يريدونني هنا لأنهم يعتقدون أن الولد شفي |
Ve dışarda bir yerlerde, kimsenin onları istemediğini düşündükleri için hayatı çok kötü olan ama içinde özel bir şeylere sahip olan bir çocuk var. | Open Subtitles | وهناك أطفال في مكان ما لديهم شئ مميز جداً بداخلهم لكن حياتهم بائسة لأنهم يعتقدون بأن لا أحد يريدهم |
Seni etkilediğimi düşündükleri için o DVD'yi yolladılar. | Open Subtitles | لقد أرسلوا لك ال دي في دي لأنهم يعتقدون أني أأثر عليك |
Arılar, balı sizin için yaptıklarını biliyorlar mı yoksa kendi tercihleri olduğunu düşündükleri için mi dur durak bilmeden çalışıyorlar? | Open Subtitles | هل يعلم النحل بأنهم يصنعون لك العسل أو يعملون بلا توقف ، لأنهم يعتقدون بأن ذلك هو اختيارهم ؟ |
Gergin olduğumu düşündükleri için. | Open Subtitles | لأنهم يعتقدون أنني متوترة ؟ |
Annie'nin sağlık durumunu saklamasına yardım ettiğini düşündükleri için. | Open Subtitles | لأنهم يعتقدون أنه لديك علاقة بالتستر على حالة (آني) طبية |