Galiba, parasal açıdan rahat olmadığım için... mekan konusunda fazla titiz davranıyordum. | Open Subtitles | أظن أني كنت متعنتة بشأن الموقع لأني لم أكن مرتاحة لأمر التمويل |
Size karşı tamamen dürüst olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا اعتذر لأني لم أكن امينا معك بصورة كاملة |
Olmamı istediğin gibi bir anne olamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أسفه لأني لم أكن الأم التي أردتني أن أكونها. |
Orada olamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفه جدا لأني لم أكن بجانبك |
asla bir grubun üyesi olmadım, kendimi oldukça dindar biri olarak görmeme rağmen. | Open Subtitles | ، لأني لم أكن يوماً شخصية إجتماعية، برغم أني أعتبر نفسي شخصية متدينة |
Selim bağırmaya başladı Çünkü ben bilmiyordum ve geçmek istiyordum. | Open Subtitles | سليم كان قد بدأ بالصراخ لأني لم أكن أعرفه وبدأ بالسير |
O zaman çok iyi becermiş çünkü hiç haberim yok. | Open Subtitles | أذاً هو كان بارع جداً في ذلك لأني لم أكن أعلم بهذا الأمر |
Büyükanneme taşındım. Ve ilk depomuzu kiralayabildim, ilk kamyonu alabildim, çalışanlarımıza maaş ödeyebildim. Çünkü kendime ödeme yapmak zorunluluğum yoktu, kendimi geçindirmek zorunda değildim. Çünkü beyaz atalara sahip olma avantajının direk yararlanıcısıydım. | TED | انتقلت للعيش مع جدتي، وتمكنت من تأجير أول مخزن لنا، وبيع أول شاحنة لنا، ودفع رواتب لموظفينا الأوائل، لأني لم أكن أقلق بشأن الدفع بنفسي، لأني لم أكن بحاجة إلى إطعام نفسي، لأني المستفيدة المباشرة من الأجيال صاحبة ميزة البشرة البيضاء. |
Eve geldim ve mutlu olmadığım için, yemek yemeye başladım, böyle yapmayı seçtim. | Open Subtitles | أتيت للبيت وبدأت بالأكل لأني لم أكن سعيد وهذا بإختياري |
Bak önceden ajan olmadığım için birlikte olamadık. | Open Subtitles | انظري، أعلم أننا لم نستطع أن نكون معا من قبل .لأني لم أكن جاسوس حقيقي و لكن إن عبرت هذا الامتحان |
Senin için orada olmadığım için üzgünüm seni koruyamadığım için... | Open Subtitles | أنا آسف لأني لم أكن حاضرا من أجلك، وأحميك.. |
Daha fazla yardımcı olamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة لأني لم أكن ذات عونٍ كبير. |
Dün yanında olamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة لأني لم أكن هناك الليلة الماضية. |
olamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | وأنا متأسف جداً لأني لم أكن كذلك |
Bütün popüler çocuklar dışarıda şey yaparken neyse ne, ne yaptıklarını bilmiyorum çünkü hiç yanlarında olmadım... | Open Subtitles | بينما جميع الأولاد الشعبيين .. يقومون بأشياء أياً كانت، لا أعلم ما كانوا يقومون به .. لأني لم أكن هناك أبداً |
Doğru, Çünkü ben 12 yaşında olmadım. | Open Subtitles | صحيح, لأني لم أكن في الثانية عشر أبداً |
Bunu üzerine alınman doğru değildi Çünkü ben mutsuzdum. | Open Subtitles | لم يكن من حقي أن انتقم منك لأني لم أكن سعيدة |
Çünkü ben onun gibi değildim. Bana söyleneni yapardım. | Open Subtitles | لأني لم أكن هكذا لقد فعلت ما كنت أُؤمر به |
Hayır Dick düzelmedim, çünkü hiç bozulmamıştım. | Open Subtitles | -لا يا (ديك ) أنا لم أصلح لأني لم أكن مكسورة أبداً |