"لأنّكِ لا" - Translation from Arabic to Turkish

    • çünkü
        
    çünkü kendi isteğinle dönmek zorundasın. Babanı götürdüklerinde onun peşinden gideceğini biliyorlardı. Open Subtitles لأنّكِ لا بد أن تعودي بملئ إرادتكِ، فحين أخذوه أيقنوا أنّكِ ستتبعيه.
    Ama bu ilişkinin dengeli olduğunu düşünmüyorum çünkü sen kendi sıkıntılarını ona söyleyemiyorsun. Open Subtitles لكنّي لا أعتقد أن العلاقة متوازنة لأنّكِ لا تنقلين لها مشاكلك
    Biz arkadaşız çünkü sen benim sevgilimle sevişemezsin.Bunu sen söyledin! Open Subtitles نحن صديقتان لأنّكِ لا تعاشرين أخلاّئي, أنتِ قلت هذا بنفسكِ!
    Çelişkiye düştün çünkü kocanı geri isteyip istemediğinden emin değilsin. Open Subtitles لأنّكِ لا تعرفين إذا كنتِ تريدين أن يرجع زوجكِ
    Ama beni dinlemelisin çünkü neden bahsettiğini bilmiyorsun. Open Subtitles ولكن عليكِ سماعي لأنّكِ لا تدركين عمّا تتحدّثين
    çünkü zor kararlar vermek istemiyorsun. Open Subtitles فقط لأنّكِ تعمدتِ ألاّ تتوقعي شيء كهذا لأنّكِ لا تريدين اتخاذ أيّة قرارات صعبة
    çünkü hiç kimseye gerçekte kim olduğunu söylememi istemezsin. Open Subtitles لأنّكِ لا تريدينني أن أُطلعَ أحداً على هويّتك.
    Beni rezil ettiğinin farkına varmanı istiyorum çünkü unutuyorsun ya da söz verip fikrini değiştiriyorsun çünkü senin işlerin hep benimkilerden daha önemli oluyor. Open Subtitles أريدُ منكِ فقط أنْ تكوني على علم بكل الأشياء التي تفسدينها لي لأنّكِ لا تتذكّرين، أو لأنّكِ تعدين ثم تغيّرين رأيكِ،
    Çocuk yapmak istemiyorsun çünkü sonunun benim gibi olmasını istemiyorsun. Open Subtitles أنتِ لا تودين إنجاب أطفال لأنّكِ لا تودين أن ينتهي بهم المطاف ويكونوا مثلي
    O senin arkadaşın ve hem kendini çok zorluyor hem de bize kök söktürüyorsun çünkü o arkadaşı kaybetmek istemiyorsun Open Subtitles هي صديقتكِ وأنتِ تضغطين على نفسكِ كثيراً، وكنتِ فظّة معنا جميعاً، لأنّكِ لا تُريدين خسارة تلك الصديقة.
    çünkü başka insanları gerçekten önemsemiyorsun. Open Subtitles لأنّكِ لا تكترثين بأمر الناس الآخرين
    Değil mi ? Biz arkadaşız çünkü sen benim erkek arkadaşımla sevişemezsin.sen dedin bunu Open Subtitles نحن صديقتان لأنّكِ لا تضاجعين أخلاّئي.
    çünkü bir saniye bile çeneni kapamıyorsun. Open Subtitles لأنّكِ لا تستطيعين التوقّف عن الكلام.
    çünkü ölüm hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. Open Subtitles هذا لأنّكِ لا تعلمين شيئاً عن الموت
    çünkü onu tanımıyorsun. Open Subtitles لأنّكِ لا تعرفينهُ إنهُ حقاً...
    çünkü nasıl sonuçlanacağını bilmiyorsun... En azından henüz. Open Subtitles لأنّكِ لا تعرفين كيف تسير الأمور...
    çünkü sen, Booth yüzüğü parmaklarına taktığı zaman onların ölü gibi kokmasını istemezsin. Open Subtitles لأنّكِ لا تريدين أن تفوح من أصابعك رائحة الموت عندما يضع (بوث) الخاتم في إصبعكِ.
    çünkü sen de ona güvenmiyorsun. Open Subtitles و لأنّكِ لا تثقين به أيضاً
    çünkü sen beni sevmiyorsun. Open Subtitles لأنّكِ لا تحبينني.
    çünkü Scorpion dışında davet edebileceğin bir arkadaşın yok. Open Subtitles ذلك لأنّكِ لا تملكين أصدقاء لدعوتهم خارج (سكوربيون).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more