"لابد وانها" - Translation from Arabic to Turkish

• olmalı

- Bu parçanın içinde. Orada bırakmış olmalı.
فى النوتة الموسيقية, لابد وانها تركته بها

Buralarda bir yerde olmalı.
لابد وانها هنا فى مكان ما لو استطعنا ان ننخل هذا الرمل

Evet, tahmin edebiliyorum. Korkunç bir sinir harbi olmalı.
نعم, استطيع ان اتخيل, لابد وانها معاناة قاسية

Ama keşke Gay'e bir telefon etseydin. Endişelenmiş olmalı.
ولكنى اتمنى ان تتصل ب جاى, لابد وانها فى شدة القلق الان

Orada birkaç bin olmalı. Oysa Beth ve benim 5 dolarımız bile yok.
لابد وانها الفان على الأقل, وانا و بيث لانملك حتى 5 دولارات

New York City taşralı bir kız için ürkütücü olmalı.
مدينه نيويورك لابد وانها تخيف فتاه من الريف

Holün karşısındaki hukuk ofislerinde çalışıyor olmalı.
لابد وانها تعمل فى مكتب المحاماة فى اخر الرواق

Sizin için büyük bir şok olmuş olmalı.
لابد وانها كانت صدمة كبيرة لك عند اكتشافك الجثة

- Yavrunun sana nasıl baktığını gördüm. Bir şey söylemiş olmalı.
لقد رأيت الطريقه التى تنظر بها الفتاه اليك ، لابد وانها قالت شىء

Harika olmalı. Hiçbir şey hatırlamıyorum.
لابد وانها عظيمة لكن انا لا اتذكر اي شيء

Mesela, bu kız kesinlikle hırsız olmalı...
مثل . انها تمامًا لابد وانها سارقة متاجر

Bacakların ağrıyor olmalı. Senin için masaj yapacağım.
ساقيك لابد وانها تؤلمك , سوف اقوم بعمل تدليك لها

Benim resmi davetiyem şu anda kapında olmalı.
الدعوة الرسمية لابد وانها وصلت اليك الان

Bugün tüm o elbiseleri denemekten yorulmuş olmalı.
لابد وانها قد حضيت بوقت عصـيب جداً لاختيار الـثوب اليوم

Bu mesajda Yao-guai'yi yenmenin yolları yazıyor olmalı.
هذه الرسالة لابد وانها كانت تحتوي على طريقة هزيمة ال ياو

Acil durum koruma işlevini tetiklemiş olmalı.
لابد وانها فعلت حماية النفس في حالة الطوارئ

Demek istediğim bu kitapların onlar için... bir anlamı olmalı değil mi?
اعني هذه الكتب لابد وانها تعني شيئا لهم ايضا اليس كذلك؟

Her yönden kesilmiş, bu olmalı.
حسنا لو انها مربعه علي جميع الجوانب لابد وانها هي

Marilla'yı o ikna etmiş olmalı.
لكن لابد وانها قامت بمنعه من اظهار شعوره