"لاجلي" - Translation from Arabic to Turkish

• Benim için
• yerime
• için bir

Ben Albay Thursday. Tahminen Benim için gönderildiniz. - Hayır efendim.
أنا العقيد ثيرسداي أفترض انكم قد أرسلتم لاجلي

Bu eyalette bu yasaldır. Tüm yapman gereken Shaw'ın yerinde Benim için bir bahis oynaman.
كل ما عليك فعله هو أن تراهن لاجلي في مركز شو

İçeri geç lütfen, lütfen ona iyi davran, Benim için.
ارجوك وحدك ارجوك ادخل ارجوك كن لطيفا معه لاجلي

Benim için geldiğini söyleme. Bir dolap çeviriyorsun, değil mi?
ولا تقل لي انك هنا لاجلي انت تقوم بعمل هنا ، اليس كذلك ؟

Lütfen, oğlum. Eğer başka bir nedeni yoksa, Benim için yap.
ارجوك يا ابني اذا لم يكن لشئ, افعله لاجلي

Bak, bazen... aptalca davrandığım için özür dilerim. Benim için yaptıklarını... gerçekten takdir ettiğimi... bilmeni isterim.
انا اسفه اذا كنت اتصرف بغبائ احيانا ولكني اقدر ما تفعله لاجلي

Benim için yapar mısın?
أنه يسأل عن الاغنية. افعلها لاجلي .انها تناسبك.

Benim için lezbiyen olup lateks giyinecek misin?
ستصبجين مثلية الجنس وترتدين لبس متنكر في آخر الوقت لاجلي ؟

- Benim için yapar mısın? - Hayır, ben keyfime bakıyordum.
افعل هذا لاجلي كلا , شكرا , انني أكل الان

Hayır çünkü benim evim yandı ve herkes Benim için üzülüyor.
لا ، لان منزلي احترق لذا على الجميع ان يشعروا بالسوء لاجلي

Bu da size yılbaşı hediyem olsun. Ama Benim için bir şey yapmanızı istiyorum.
هذه هديتي لكم لكني اريد منكم عمل شيء واحد لاجلي لا بربكم

Benim için oyuna devam etmen lazım. Haydi devam et şu oyuna.
يجب أن تكملي هذه اللعبة اللعينة لاجلي يجب أن تكملي اللعبة

Benim için onunla konuşup aramızı biraz yumuşatabilir misin?
هل تعتقدي أنك تستطيعين ان تحدثيه لاجلي وتقومين بتسهيل الامور قليلا ؟

Benim için para transferi yapıpı zengin ve güvende olursunuz.
تنقلون المال لاجلي , وتصبحون اغنياء وفي امان

Hayatımı senin için seve seve tehlikeye atarım. Aynısını Benim için sen de yapmıştın.
سأُخاطر بحياتي لأجلكَ بسعادة كما فعلتَ لاجلي

Sen ve adamların kendiliğinizden Benim için çalışacak ya da öleceksiniz.
انت ورجالك يمكنكم العمل لاجلي او ستموتون

Benim için gelecek. Biraz tuz bulmalıyım.
لابد انها قادمة لاجلي يجب انا اجد بعض الملح

Bakın, Benim için değilse bile iyi bir..
انظري ، يمكنني الحصول على ذلك ان لم تريدي فعل ذلك لاجلي

Benim için birçok birçok fedakarlık yaptın.
لقد قمت بالكثير الكثير من التضحيات لاجلي

Oğlumu oraya götürebilmemin hiçbir yolu yoktu bu yüzden, benim yerime yapması için yalvardım.
لم يكن هناك طريقه لاحضر ابني الى ذلك المكان لهذا رجوته ان يفعل هذا لاجلي

Ailem, ben ve kardeşim için bir arada kaldılar ve yapmamalılardı.
بقي والدي معا لاجلي انا و أخي وما كان عليهم ذلك